EŞEK ARISI SİYASETİ
Camdan kuşlar diyarında canı gönülden arzulanan kurtuluş öncesi ‘Asyarap’ yani Asyatik artı Arabik eşek arısı siyasetçileri için havaya önce bir daire çizilir. Sonra akı karası, otu topu o dairenin içine hapsolur. Zehirleyici iğneleri anca o vakit hiçbir işe yaramaz. Zar zor kanatlanmalar ve zer zır çırpıntılarla boşa geçer zaman. Zamanı gelince de keskin uğultuları hiç duyulmaz. Eşek arısı siyaseti balonları bile kendi zehir zakkum iğneciklerince patlatılır. Hal böyle olunca, vakit tamama erince de realist siyaset nameleri çemberlerin içinde dertoplanmışlara inceden inceye fısfıslanır. Kasvetli hava değişir…
Camdan kalpler diyarında eşek arısı siyaseti her telden nemalanışın makbul ve mubah sayıldığı, ibretlik bir masaldır. Masalcı bindirme kıta eşek arısı siyasetçileri in, hin, din merkezli milyonlarca kristalize insanın izniyle resimli tarihi masallar kitabına madden ve manen kirlenişi resmeder. Elbette bu resmedilişin arka fonunda muazzam bir teorik birikim aranmaz. Gün ışığında kandille aransa da bulunmaz. Zaten olmayan teorik birikimin yalandan soyut işlere bezenmiş, çok özel programları hayata geçirilir. Proje en azından kullanılan dil ve muhtemel arzulananlar itibariyle son on yılların moda siyasetini ve siyasetçilerini tesciller; Asyarap eşek arısı siyaseti ve siyasetçilerini.
İşte o yüzden hani bir deyiş vardır ya, ‘dilini eşek arıları soksun’ yerlerde sürünür…
Sürümlenen şekliyle din ile Asyarap eşek arısı siyaseti kol kola giriverince önlerinde hiçbir engel kalmayacak, kalmadı zannedilir. Larvalar bile arı sütüyle beslenir. Asyarap eşek arısı siyasetçileri din iman kuvvetiyle dere tepe dümdüz giderler. Oysa bu körleme gidişatın sonu uçurumdur. Ve o uçurum çok geç fark edilir. Aklı başa devşirmenin zamanı geçince da hazin son kaçınılmazlaşır. Çünkü gece karanlığında karabasan gibi çöken eşek arısı siyasetinin deniz ortasında uzak şehirler yaratan aymazlığı geç de olsa anlaşılır. Ta ki deniz bitince anlaşılmış olsa da anlaşılır.
Bu bitiş on yıllardır anlaşılmasın diye kurgu siyaset bilim klasiklerine taş çıkartacak denli densizliklere bulaşan eşek arısı siyasetçilerinin, sırlı gökler diyarından görüldüğü cam gibi barizken, camdan biblolar diyarında tüm camlar buzlanır. Buzlama yetmeyince beyaz camlar filmlenir. O tecrit edilmişlikle sürdürülür kovansı yaşam. Yani fillerin tepişmediğini sanmak ile başlar Asyarap eşek arısı siyasetçilerle baş başa kalakalmak. Çimenleri hiç düşünmemekle de başkalaşılır…
Bu arada hepten ortada kalmışlığın payı ve paydasına korku düşünce de pembe düşler biter. Zamanı gelince uyanılır. Ve bu sıra dışı düşkünlük kalakalanların bir kısmında tipik tematik değişimleri tetikler. Modern toplum bilinci tam kentlerin tozunu attırmak üzereyken, aniden saflaşılır. Çünkü eşek arısı siyasetin, cevval Asyarap siyasetçileri en küçük fırsatını yakaladığında putlaştıran zehirli iğnelerini batırırlar. Hayat felç olur. Neredeyse eşek arısı siyasetçileri havaya çizilen dairelerden dışarı taşarak can havliyle önüne çıkanı sokmaya başlar.
Camdan saraylar diyarında aklın almadığının yaşandığı, dilin sustuğu, kulakların duymadığı ve gözlerin donuklaştığı an, aklın sınırlarını zorlayarak memleketin en ücrasından sokarlar. Zehirli iğnenin batmasıyla sağda solda ‘Sokma akıl bir adımlık’ denilse de her şey yolunda babında kullaşılır. Uyusallaşılır. Bir kullanımlık periyotta eşek arısı siyaseti ve siyasetçileri yine adım ve adem şaşırtır. Ama genel etkisi bu kez geçicidir. Lokal uyuşukluk verir.
Çünkü camdan kubbeler ve minareler diyarında kısmen uyanma gerçekleşmiştir. Ve Asyavari eşek arısı siyasetin Arabik siyasetçileri anca uyku sırasında defalarca sokarak işlerini görürler. Ayrıca eşek arısı siyasetin uyurgezer mantıkla memleketi getirdiği uç nokta ve bir tık ilerisindeki ucubeliğin keskin kokusu Kıta Avrupası'na yakın bölgeleri ve sahil kesimleri kendine getirmiştir. Buraları ne yaparlarsa yapsınlar Asyatik artı Arabik eşek arısı siyasetçilerinin çabasıyla etki altına alınamayacağı besbellidir.
Bu belirginliğin kızdırdığı Asyarap eşek arısı siyasetçiler tüm suçu kendinden başkalarına mal edilerek ve edipleri ait olmadıkları yere tıkarak, şok sokmalarla kısmen beyin ölümüne yol açarak, bedenleri felç ederek yine yeni eşek şakalarına meyil ederler. Ama bu kez sanki tutmaz, tutmayacak gibi görünüyor. Çünkü bu denli aşağılanmak Asyarap eşek arısı siyasetçilerinin sokmasından beter acı verir olmuş millete. Bu hissediliyor. Memlekete bulaşan zehir ölümden beter yasakçı kafaların ürünü Asyarap eşek arısı siyasetiyle yaşamaktır. Bu da reddediliyor.
Camdan sandıklar diyarında Asyarap eşek arısı siyasetiyle yaşamak veya yaşamamak kararı Milletin…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder