PONTUS TÜRK İDEALİ…
Yunan, 1921 yazında Sakarya'da durdurulmasaydı Ankara hükümeti ve ordusu yenilecek düşman kuvvetleri daha özgüvenli, hücum edecek Anadolu’nun içlerine doğru yayılacaktı. Tüm Emperyalist devletler prestij kazanacak ilk seferde paylaşılamayan topraklar, Yunan sayesinde bir güzel paylaşılacaktı…
Doğu, Güneydoğu Anadolu, hatta Doğu Karadeniz organize bir şekilde istila edilecek Türkler Anadolu'dan sürülecek ve atılacaktı. Gayrimüslim nüfus artacak, azınlık görülen tebaa bölgeler itibariyle çoğunluk olacaktı. Nüfus ve nüfuz el değiştirecekti. Anatolia yer yer Rumlaşacaktı. Özellikle kuzeyde pontusçuluk ağır basacak Rum ve diğer etnisiteler yakın doğuyu dizayn edecekti. Rum ideası dirilecekti.
Hele hele Büyük Taarruz gerçekleştirilemeyeceğinden kısa zamanda Yunan ve İtilaf Devletleri güçleriyle Ateşkes imzalanması da olmayacaktı. Uzun yıllar Gerilla savaşı düzeyinde Türk isyanları sürecek hatta Lozan hiç olmayacaktı. Büyük yunan Devleti kurulacaktı. Ahali mübadelesi asla gerçekleşmeyecek, Balkanlarda ve Anadolu'da sıkışan Türkler yüzyıl boyunca beter acılar, sıkıntılar çekecekti. Ana yurtsuz izin verildiği oranda muhacir yaşamı sürdüreceklerdi. Yani büyük idea gerçekleşecek Balkanlar, Batı Trakya ve Doğu Karadeniz başta tüm coğrafyalardaki Türk'ün kökü kazanacaktı.
Batı bloğu yekpare Asya'ya kadar uzanacak ve Karadeniz koca bir Pontus gölüne dönüşecekti. Ve hayal edilen binyılın Pontus Rum Devleti kurulacaktı. Rum diasporası yaygın Türk soykırımı yüzünden dünyada her fırsatta azarlanacaktı. veya yüzlerce devlet parlamentosu Pontus Türk soykırımını asla tanımayacak Pontus Rum devletini haklı görecekti.
Doğu Karadeniz rum ahalisi de asıl soykırımın kendilerine yapıldığını iddia edecek, ortada bir kimlik sorunundan başka bir sorun olmadığını yayacaktı. Meselenin Uluslaşmak olduğu ve tazminat alacaklar bulunduğunu savunacaklardı. Türklere Rum ahaliyle entegre olmanın dışında bir çıkar yol bırakılmayacaktı.
Pontus da yaşananlar tarihsel kitaplara ve çok uluslu tezlere konu olacak türden vahşet barındırsa da, soykırım varsa da görülmeyecekti. Saklanacak veya saklatılacaktı. Diğer açılımlar toptan yasaklanacaktı. Dil, din, adetler, görenekler ve yaşama baskı sistematik biçimde programlanarak türkler çaresizleştirilecekti. Belki de Gagavuzlar dışında yeni bir Ortodoks Türk nesli doğacaktı.
Çoğunluğu Ortodoks bu Türk nesli Pontus’tan aşağılara yayılarak diğer İslam Türk soyları ile kaynaşma yolları arayacaktı. Asla siyasi ve diplomatik tercih koyamadan yıl 1921 yazı yıl 2018 kışı deyim yerindeyse idealler yolunda sürünecekti.
Büyük Pontus Türk idealini gerçekleştirmek de her defasında gelecek nesillere kalacaktı…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder