8 Kasım 2015 Pazar

BABA ŞİİRLERİ…


 
KARDEŞİME

Çalışmakla hiç para artmıyor kardeşim
Üç bilezik yapmadan da kızlar verilmiyor kardeşim,
Ekmek bulup yiyebiliyor musun demiyorlar asla
Bedava gelenler de var ama gönül beğenmiyor kardeşim.
 
Bir mektup yazmıştın, destanımız da vardı
Ben memleketten gelirken dereler taştı, kar yağdı
Yeşil Giresinden beridedir o güzelim Ordu
Ben emsalde olanların hepsi yuvasını kurdu.
 
Bir ben garip kaldım kurbet ellerde kardeşim…
 
Suçumun ne olduğunu ben artık bilemiyorum
Gurbet elde her zaman ayni, devamlı sürünüyorum
Mesai saatim geldi, çabuk olup gitmeliyim
Yazarsanız bir mektup, hemen cevabını veririm.
 
Âşık değilim kardeşim sadece dertliyim
İyi günüm yoktur, her gün kederliyim
Bir kız severdim hiç sormadın nerelidir
Kaç saat çekiyor ise bizim oradan Dereli
 
Belki bir gün sılaya gelirim ortada buluşalım kardeşim…
 
Mukadderatım böyleymiş, feleğin çemberi dar imiş
Fakir olanın boynu daima eğriymiş
Benim eski komşum Ramadanı bilirsin
O da kızını kar kış dememiş karyolacıya vermiş.
 
Garip kaldım kurbet ellerde kardeşim…
 
 
ŞUBAT
 
Aylardan şubattı, günlerden Pazar
Duacınım sevgilim sana değmesin nazar
Söyletme beni güzelim dertlerim çok azar
Gurbet elde herkes birleşmiş sanki mezarımı kazar
 
Bir akşam eve geldim hiç kimseyi bulamadım
Yalnız kaldım da kendi mezarımı kazamadım
Şu gurbet elde yuva kurup da keyifle kalamadım
Niyetim bozuldu köye gitmek gerek akşamdan.
 
Ramazan geldi de ibadet yapamadım,
Otuz günlük orucu kusursuz tutamadım
Bir gece olsun erkenden yatamadım
Aç kaldım da sahurdan yine de tükürüğümü yalamadım.
 
Ne olurdu baban seni bana verseydi
Akşamları şefkatle eve gelseydim
Babana da Allah uzun ömürler verseydi
İstemeyerek olsa da bana evladım deseydi…
 
ZALİM GURBET
 
Bu zalim gurbet büktü belimi
Ver de tokalaşalım o nazik elini
Bundan sonra kim alırsa alsın telli duvaklı gelini
Merak etme kardeşim bende gelirim.
 
Dua ederim gelmesin size kaza
Ölmedik bu sene de çıktık yaza
Bakıyorum her zaman bendeki poza
Garipseme kardeşim yine gelirim
 
Fenerbahçe bu sene de şampiyon olamaz
Aksine gitti her şey, gençleri de yenemez
Derdim çok büyüktür bunu herkes bilemez
Gücenme kardeşim belki de gelemem
 
Sirkeci de duruyor Giresin vapuru
Hala kurumadı Sağmalcıların çamuru
Atışalanında manga olmayınca ne yapayım taburu
Dertlerimi yazayım da kocaman ferman olsun zalim gurbette…
 
AŞK MASALI
 
Zengin her zaman malına güvenir
Fakir olan da kendi haline gücenir
Kuru ekmek yer de yine güherir
Zenginliğine güvenen murad almasın
 
Bu işi baban her zaman görmeli
Yüzden değil kalpten evlat demeli
Gönül bir olsa peynir ekmek de yetmeli
Geç oldu şimdi hemen kalkıp gitmeli.
 
Bilir misin ey güzel Aslı’nın hali ne oldu
Aşık Kerem onun için otuz iki dişinden oldu
Bir yerde ikisi de hemen kül oldu
Düşünüp de bu işlerden ibret alasın
 
Aşık Garip de bir güzel için dağlara düştü
Aşkından kısa zamanda arşı küreyi aştı
Şah İsmail’e de bütün cihan şaştı
Yaptıkları herkesin kendi yanına kar kaldı.
 
Yuva kurup biz de murat alalım
İpin ucunu ikimizde suya salalım
Kör topal ne bulursak Allahım
Hakka doğrulsun özümüz yeter.
 
Laf kar etmiyor kızı olanlara
Allah uzun ömür versin murat alanlara
Kimse merhem olamaz benim yarama
Bir yârim olsa asla bakmam masallara…
 
GÜZEL
 
Senin gibi güzele kurban olayım
Ben seninle bir an bir arada olsam
Kendimi bir günde nikâhlanmış sayarım
İşte o zaman garip sevgilini ararsın.
 
Nasıl oldu da geçtin buralardan
Haberimi mi aldın esen yellerden
Ben hatrına geldim idi bizim ellerden
Sana sevgimden yüce bir gönül versin yaratan.
 
Yemek aş yemeyip seni düşündüm
Çok soğuktu kapı gelmeye üşüdüm
Bir gece rüyamda görmüştüm kalktım düşündüm
Aslında sana tam layık bir eştim.
 
Eller ne derse desin seni hep seveceğim
Gelirsen benimle alır giderim
Senin için bu canı feda ederim
İşte o zaman azalmıştır kederim.
 
ELVEDA
 
Bundan başka keder vermesin Allahım
Çoktur genç yaşta benim günahım
Hiç yok mudur acaba Allahım sevabım
Allah sonumuzu mağfiret eylesin.
 
Şu dünyaya gelmeden ecel göründü
Nazlı yârim yine siyahlara büründü
Yine geceden bize gurbet göründü
Ben giderim arkadaş cümleden elveda.
 
Şu gurbetlik beni mecnun eyledi
Felek küstü, gönül eyledi
Murat alacaklar mutlak evlendi
Mukadderatımız böyle felek bize gülüp eğlendi.
 
Zengin olan istemezmiş fakiri
Ahreti düşünmez sanki bilmez kabiri
Allah korusun cümle fakiri
Fakiriz sevgilim Allah utandırmasın.
 
Ben giderim nazlı yârim son cümlem elveda…

Hiç yorum yok: