2 Şubat 2017 Perşembe

MANDACI ASİLZADELER…

MANDACI ASİLZADELER…
 
Son dönemece yakın mandacı sultan torunları asilzadeler yüz yıllık rejime zehirlerini akıtmaya başladılar. Kim bilir daha başka kimler çıkacak ortaya. Torun torbalar kin duydukları sistemin değişmesi için parlamenter sistemin kendi değerlerine ve dava adamı gördükleri zatlara hep zarar vermiş olduğu martavalına sığındılar bu kez. Sözde mevcut Cumhurbaşkanının Kızıl Sultan'ın yalnızlığına düşmemesi için böyle bir tavır içine girmişler. Canlarına tak etmiş parlamenter sistem, artık yetmiş. Yasa milletten geçtiğinde kimin başkan olup olmayacağına yine milletin karar vereceği unutuluyor gibi. Sanki mevcudu başkan olacakmış gibi bir mutlakıyete tutulmuş torun mandacılar ve torba yasacılar...                      
 
Vaktiyle mandacılığı kurtarıcı görenlerin torun torba asilzadeleri, esen ve estirilen rüzgâra göre yine lafta büyük kurtarıcıya döndüler yüzlerini. Alışkanlıktan kıble görürler yeniden en işe yaramazı. Kimin nereden geldiği veya nereden gelindiği asla unutulmamalıdır. Unutup kibirlenilmemelidir. Çünkü gün olur oraya dönülebilir bir daha. Bugün için mandacı zihniyetin asilzade torunları yine görev başındalar. Büyük patron ile atışıp kakışmaları hangi skala içinde değerlendiriliyorlar belli değil. İşin aslı yakında ortaya çıkar.  
 
Memleket en zor günleri yaşadığında dahi mandacılığı ret etme, yedi düvele boyun eğmeyiş mantalitesi kutsanacağı yerde kimi niçin rahatsız eder anlaşılır değil. İlaveten son on yıllardır tarihin bu en kutsal isyanı en zayıf yerlerinden ha bire niye kurcalanıp durulur. Siyasetin baş meselesi yapılır. Memleketin nice bedel ödeyerek kurduğu ve gönülden uyduğu bu mantalite mandalar ve yeni yetme mandacılar lehinde, uslanmaz mandacılar lehine dinsel bombardımanlarla niye zaafa uğratılır. Anlamak mümkün değil. Andacı, mandacı, dindacı birleşip çareyi niçin atlantik ötesine kurgular, çağrıyı aletli jimnastik çerçevesine niye indirger anlaşılmaz. İnsanlık tarihinin en büyük kurtuluşu olan o en kutsal uyanışı neticesinde kurulan bu müstesna memleket niye daima horlanır. On yıllardır niçin acımasızca karıştırılır. Mazlum milletlerin hala örnek aldığı, lider gördüğü bu eşsiz memleket ve eşsiz kurtarıcısı niye mandacı zihniyetin zilletine muhatap olur. Var bir şeyler. Bu durum kabile yaygınlaşması bir mantıktan mandacı bir zihniyete yuvarlanmış, dine imana da hiç yakışmayan bir durum ya var bir şeyler...
 
On yıllarca benzer şekilde işler çevrilmiş, durum ayarlanmış. Coğrafi ve kültürel yapıya göre şekillenen din formatına uydurulan ve dine ulanan hurafelerle bir toplum yaratmak mandacı meziyetidir. Mandaların ve mandacıların planıdır bu emperyalist vandallık. Oryantalizmin tarikat koludur bu ayar. Vakti zamanın mandacı zihniyetinin asaletli torunları bugün apolet peşinde. Bir şeyler kurtarmak için kurtarıcı, büyük kurtarıcı gördüğünün izinden yürüyorlar. Tarihle sabit bu bereketli toprakların fakir insanının dirilişi, kurtuluşu, tam bağımsızlığı kendinde, özünde.  Zengin mandacıların ise hep dışarıdakiler olmuştur. Hep dışarıda egemen güçler de aradı, büyük kurtarıcı mandalar arandı.  
 
Mandacılar hep aynı körü körüne köy mantığıyla yaklaştılar tüm can alıcı meselelere. Köyün ve milletin efendisi köylülüğün hep gerisinde kaldılar.  Memleketin üzerine karanlık manzara gibi çöktüler her fırsatta. Memleketin maliki görülen ve yapılan insanları kendi öz değerleri içinden çıkmış değerler olarak görüldükleri için bozuldu düzen. Önce çocuk isimleri değişti on yıllar sonra da sistem.
 
Yazık uzun yıllar sonra memleketi yine aynı mertebeye taşımak için birleşiyorlar bu müstemlekeciler.  Memleketin asıl meseleleri on yıllardır cemaatler kanalıyla tahliye edildi, ilgilenildi. Çok kusurlu uygulamalar, hiç özgün bir yanı olmayan düzenlemeler ile özgürlükler yok edildi. Mandalarca denilenler ezberletilenler uygulandı. Sadece din iman mandacılığına hizmet edilmedi. Mandalara da aşırı güvenildi. Ve mandalar yüz yıl evvel karşılarına mavi gözlü sarı saçlı bir dev çıktığından yarım bıraktıkları ne varsa bu mandacılar üzerinden dizayn ettiler. Etmeye de devam ediyorlar. Göreceğiz bakalım nereye kadar varacak bu mandacılığın sonu.
 
Mandacı zihniyetin asilleri ve asaletli sultan torunlarının kalplerinde hala aynı mutlak merkeziyetçi ve mandacı fikri var sanki. Allahtan o torunlardan olmayanlar da var bu fakir memlekette…

Hiç yorum yok: