VEBAL ABANT'IN…
On yıllardır Abant'ta şu fakir memleketin gelmişine geçmişine acımasızca abandıkça abananlar bugün sözde istikrarlı bir gelecek masalıyla en son oyuna giriştiler. Sanki on küsur yıldır zar zor koalisyonlarla ve yıkılan, bozulan, düşürülen hükümetlerle yönetilen, öyle yönetildiği için de iyice fakirleşen bir memleket var ortada. O yüzden mutlaka tek başına iktidar gerek. Son durak rejim sakat, başkanlık şart durağı, o nedenle partili cumhurbaşkanlığı sistemi lazım.
Neme lazım denmeyecek günler kapıda. Doğru ve doğruluk güneş gibidir, her şart ve koşulda vakti zamanı gelir ve doğar. Eninde sonunda da doğruluk güneşi doğacaktır ve de dost doğrular kazanacaktır…
Abanıcılar on yıllardır sözde istikrarlı özde dinci bir gelecek için memlekette kendilerine karşı çıkan herkesi, her şeyi, her kurumu düşman ilan ettiler. Abant’ta ilenip, bilenip dört bir yanı kuşattılar. Ottoman tuğrası kaynak, bayrağı gösteren ampul, ampulün yapıştığı flama siyasi görüş, din siyaseti ise yazılan tüm ağdalı mektuplara pul oldu.
Kervana Abant üzerinden katılanlar abandoneci oldu, katılmayanlar ise kara pullukçu kaldı. Abant'ta oradan buradan sokma akılla, derme çatma fikirlerle memleketin kutuna, kutsalına abartılı modda abananlar kutularını doldurdular, kasaları patlattılar, hazinelerine hazine kattılar. Saraylara sığmadılar. Bu sağ selamet abonelerin hiçbir yere sığmazlığının vebali de Abant’ın.
On yıllardır planlananlar bir bir uygulamaya konuldu. Bu uygunsuz plan ve projelere direnenler anında vebalı sayıldı, dışlandı. Bu gidişata yol açtıkları için, açıkça yol verdikleri için her ahkâm kesenin vebali var aslında. Yakın tarih, Abantçıların on yıllardır amaçlarına, hedeflerine yaklaşması doğrultusunda hep andaç edebiyatıyla masum ve mağduru oynayanlarca yazıldı. İleride yakın tarihin çantaları açılıp belgeler ortalığa saçıldığında vebalı olanlar ile vebali olanlar çok iyi anlaşılacak.
Makûs kader, tipik organizasyon şeması, ritmik siyasi iması, aritmetik dini imaj abartıyla Abant’ta çizildi. Hızla sivil dikta rejimine sürüklenişin ilk sürümü Abant'ta en abartılı abanmalarla kutsallaştırıldı. Memleketin geleceği oradan buradan apartma, düzmece öngörülerle Abant fabrikasyon bandında montaj trendine bağlandı. Yüz yıl geriden alınan tarihe abanıldıkça abanıldı. Ve suni bir tarih yazıldı. Elbette vebal Abant’ın, abantçıların, maddi manevi rantçıların.
Neme lazım günlerine doğan inanç, güneş gibidir gerilen, gerileşen ve gericileşen her şart ve koşulda vakti zamanı gelir akılları yakar…
Yekten yapay karizmayı lider gören, gördüğü sahte lideri ilah sayan abartılı Abantlı mantığı kısa zamanda mandacı bir zihniyete devrilir. Şimdilik Abantlılaşmanın sultaladığı sultan abartısı dünden yarına kendi çarlığını kurmaya yakın ve yatkın konumda. Çat kapı çarlık da kurulur belki ama çarçabuk da yıkılır.
On yıllardır beklenen kurtarıcıdır diye Abant şölenleri ile tatlandırılarak millete zorla da olsa içirilmeye şartlanılan acı şerbeti real politika yuttu. Şimdi din iman adına milleti şerbetleme zamanı. Millet muskalanınca ve şerbetlenince yaşamın prensipleri de bir bir değişir. Ama yetmeyebilir. On yıllardır Abant'ta şu fakir memleketin kutsallarına arsızca abandıkça abanan Abantçılar zoru görünce gün gelir aba değiştirirler…
O yüzden son kez kaydıyla kanmamak lazım…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder