SİYASETİN SİHRİ; DOLAR…
Unutmamak gerekir ki; siyaset dolara endeksli bir sihir bir illüzyondur.
Doları yönlendiren egemen sermaye iktidar erkinin zayıfladığı tüm memleketlerde yaptığı gibi şartları bir bir oluşturur. Siyaseten en uygun zamanı bekler. Ya da beklemez zemin hazırlar. Zemin kayganlaşınca da doları tepe yaptırır, dolar tepe yapar. Şok vuruş sonrası dolar dere tepe düz gidince siyaset elbette dip yapar. Siyasi irade zayıfladıkça zayıflar. Zayıflamış siyasi irade uyguladığı ekonomik modelle doların yükselişine bir türlü önlem alamaz, günlük çareler dahi bulamaz. Teslim bayrağını çeker.
İşte şu fakir memleket tam da bu halde veya o hale yakın. Mevcut iktidar beyaz bayrağı çekmek yerine hiç sebep yokken sebepsiz yere meclis yeter sayısına güvenerek yeni maceralara girişti. Ocağı ateşledi. İçte ve dışta içler acısı bin bir sorun varken, ekonomi iyice rayından çıkmışken kötüye gidişi düzeltecek adam, istenen adam işte budur can simidine yapıştı. Bozan ile borazan birbirine karıştırıldı. Ancak yine de ortalık durulmaz. Sadece sur ve kur savaşlarında dolara karşı tarihi yenilgi tescillenir.
Yani envaiçeşit siyasi pazarlama yöntemleri kullanılarak on küsur yıldır işi tek tabanca götüren ve yüzüne gözüne bulaştıranlara dolara endeksli yeni bir siyaset kapısı ardına kadar aralanmaya çalışılıyor...
On on beş gün sonra yeni bir siyasi kapı jargonuyla birbiri ardına oyunlar sahnelenir artık. Eskiye rağbet olsa bitpazarına nur yağardı analizinin tersine yeni köye eski adet adam bulunur bulunmasına da seçilir mi seçilmez mi muamma. Ayrıca her şeyleri yaparken yetkisizliği unutulmuşçasına yetkileri artmalı, artırılmalı noktasında faturanın on yıllardır bir türlü uzlaşılmayan rejime çıkarılması saçma. Muhakkak nisan yağmurlarına dek saçma sapan yakıştırmalarla sistemle cebelleşmeye de tavan yaptırılır. Ve Milletin gözü oraya buraya derken, bu yeni anayasacı kavgaya kitlenir.
İşte siyasal bilimin sihri de mührü de budur. Oyu kapan dolara endeksli siyaset kapanını hemen kurar…
Acayip bir aldırmazlık çarkı kurulmuş, millet feleğin eline bırakılmış. İki arada bir derede mucize beklenmeye başlanmış. Bağışıklık sistemleri çökmüşçesine ‘Bazen mucizelere inanılabilir ama mucizelerden büyük beklenti içinde olmak, sadece ona bel bağlamak olmaz’ gerçeğine gözler kulaklar tıkanmış. Kısa zaman içinde el verip bel bağlandıkça diyetin de kısa sürede bir güzel ödeneceği hiç akla getirilmiyor.
On yıllardır memleketi yozlaştıran sisteme ve bu aşırı yobazlaşmaya yabancılaşmanın ürünü bir durumdur bu dolara endeksli siyasetçi yaşamları. Ayrıca toplumsal yaşamda yıllardır aksayan gidişata ses çıkarmayan kimler varsa makbul sayılmış muhterem ilan edilmiş. Öyle veya böyle ses çıkaranlar karşı duranların ise durum vaziyetleri ve başlarına gelenler belli. Yine de dikensiz gül bahçesinde on yıllardır sürülen saltanatın da bir sonu olacaktır elbet.
İşte dolara endeksli siyasetin sihri de illüzyonu da bu son günlere çökmüştür. Hala din iman edebiyatı yapılarak, iman kuvvetiyle son bir hamle peşine düşülmesi de ondandır.
O yüzden susmak pusmak gözden ırak gönülden ırak olmak anlamına gelmez. Çünkü hareketli günler başladığında ilk onların ipi çekilir. Deneyimler onu gösterir ki dolara endeksli siyaset, yıkıma en yakından en yanındakinden başlar. Çünkü beraber yürünmüştür yağan yağmurda. Sivil toplumun anında politize olması polisiye tedbirlerle önlenebilir belki ama dolar yine de yerinde saymaz.
Zaten sayım suyum, önüm arkam düşman atmosferinde, şu olağanüstü hal günlerinde seçim yapmakta güç. Geçim yapmakta güç. Ama her seçim öncesinde yapılan yaptırılan kamuoyu anketlerinden asla vazgeçilmez. Çünkü dolara endeksli siyaset sihrinin en temel parçasıdır şu illüzyonist anketler. Son yıllardaki en büyük hokkabazlık numarası bu kamuoyu değerlendirmeleridir. Ve yıllardır topluma bu dolara endeksli anketör hareketleriyle yön tayin ediliyor. Algı operasyonları düzenleniyor. Şimdi dibe vuran dolara endeksli siyaset son kozunu oynarken bu anket şirketleri yine devreye girer. Sokulur.
Şirketlerin güvenirliği ve inandırıcılığı birkaç puanlık yanılmalarla eski seçim sonuçları ile pekiştirilir. İstenilenin tersine sonuçlar açıklayanlar ise dolar duvarına çarparlar. Ve çıkmış dolar bülbülleri onlar anketlerinde yanılıyorlar ey necip millet sizi de yanıltıyorlar diye şakıtılır. Veya dolara endeksli şakirtlerce sebebi belli şeklinde yalanlarla toplum hazırlanır. Çemberin dışındakiler siyasetin dolara endeksli bir sihir illüzyon olduğunu anlatsalar da nafile. Çünkü mevcut siyaset dolara endeksli bir yanılma, sihir, illüzyon ve seçimler de maazallah hile karıştırılabilir tercihtir.
Zaten seçimlere hile karışsa da, karışmasa da istenilen sonuç arzu edilmeyen netice gerçekleşince seçimler erkene dahi alınmaz, tez elden yenilenir. İşte siyasetin olmaz ise olmaz asıl illüzyonu burada gizlidir. Dolara endeksli öyle bir mekanizma kurulmalı ki her türlü enstrüman kullanılarak dahi iktidarın borazanı öttürülemeyince hemen devreye giriversin. Ordusu borusu bir yana erken seçim beklemek yerine seçimleri yenileme erki elde tutulsun. Şimdiye kadar bu mertebeye getirilen durumlarda milletin onayı gerekiyordu. Son düzlükte istenen millet o mertebeye devşirilmeden iki dudak arasında bitmeli her şey. Yani çok istenen adam sonucu beğenmedim yeniden seçim dediğinde, dediğine harfiyen uyan bir toplum olsa da bu şart devreden çıkarılmalı.
Çünkü on yıllardır izlenen dolara endeksli siyasetin sihri, illüzyonu istenen adam ile istenen toplumu bulmuş buluşturmuş olması. O yüzden dolar on küsur hamlede üçe beşe katlamış ahali gayet memnun. Hali bin beter kılı kıpırdamıyor asla. Hal böyle olunca yeter mi yetmez elbette.
Çünkü siyaset dolara endeksli bir sihir illüzyondur. Öncelikle psikolojik savaşın kazanılması için sınırsız güçlere sahip olmak şarttır. Herkesin kendine özgü bir değerlendirmesi, değerlemesi olabilir. Ancak tek bir değerleme geçerli kılınmalıdır. O da bütünü görmeden, meselenin özüne inmeden üstünkörü tek bir sebebe bağlamaktır memleketi. Yani yeni bir anayasa gereklidir. Çok istenilen adama uyan veya uydurulması lazım gelen yeni bir sistem gerekir. Yani sistem değişikliği veya rejim değişikliği şartıdır geçirilmek istenen.
Birilerinin tepesinin tasını attıran egosal tasarının görüşülmesi bile doları azdıran, doları yöneten egemen güçleri de şehvetlendiren bir yola girdi…
Şu fakir ülkenin dolara endeksli siyaseti ve dolara tutsak siyasileri memleketin geçmişine geleceğine hiç aldırmadan madde madde açıktan açığa ve cesaretle onaylıyor yeni düzeni. Artık top yekûn meclisten geçip geldiğinde kendisini millet oylayacak.
Ancak unutulmamalı. Ve çok kısa zaman evvel o çok istenen adamın direktifiyle milletin elindeki kefenlik cenazelik birikimi dolarlar da doları yöneten egemen güçlerin kasasına girdi.
Kim ne derse desin isterse mabuduna savunsun ama şu son yılların siyaseti gerçekten dolara endeksli bir sihir bir illüzyon...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder