19 Aralık 2020 Cumartesi

ECEL ÖNCELEMEK

 ECEL ÖNCELEMEK...

Ecel en büyük nimet sanki, hele de koviti günlerinde. Koviti afeti yoksul varsıl, paha kıymet tanımadan, makam saltanat hiç dinlemeden icraatine devam ediyor. Bu facia soslu koviti günlerden geçerken dünya, dünyalılarda bireysel irade hepten yolunu şaşırmış. Daha da azgınlaşmış insanlık. Oysa dört kollu salla biter her toplu saltanat...
Diyalektik ayıraç, saltanat sefahatla, sefahat sefaletle ikiz kardeştir vurgusudur. Bu tarihsel materyal gerçekliğin hilafı halifi yok. Büyük hicretten beri böyle işler kudretli egemenlikler. Bir yanda şatafat, diğer yanda acı feryat. Bilimsel gerçekler ise zehirlendikçe zehirlenir. Ve meydanı boş bulan bulaşı pik yapar, dünya bilinçsizce zehirlenir...
Bu süreçte hayat muhasebesinden karlı çıkanlara, affedilesi haller doğar. Zararla çıkanlar ise asla affedilebilir indiriminden faydalanamaz. Çünkü ibret ve affet ikiz kardeşlerdir. Ama iffet ve marifet yoksunluğu bu mukaddes kardeşliği bitirir. Manzarayı mahluk maharetiyle kirletenlerin ve şiddeti makul görenlerin, yolsuzluklardaki görgüsüzlüğü hayatı hepten berbat eder. Hele ki gaflet, hepten felakete sürükler cenderedeki hayatları.
Koviti salgını biteviye hayat sonlandırırken, süs püs, taç taht hiç fayda getirmez. Koviti ön adlı afet çökünce şanslılar eceliyle usulca göçer giderler. Garip guraba koviti şanssızlarını ise usulden üç beş kişi gömer. Bu aralık eğer dünya toptan yiyip içilmemiş ise diğer aralıkta yeni dünya kurulur...
Koriti en zor dava. En öldürgen hava. Atlatılması en güç bela. Bu koviti süreci el altından egemen güçlerin denetimi daha da sıklaştırdığı bir süreç. Şimdilik aşı tuttu. Yeni ithal aşılar beklenmekte. Rafta, softa, safta rahat nefes almak için. Geriye kalan ömürde ecelle randevuyu ertelemek için. Ceberrut cellatlar dünyasında, cehennemle cebelleşmek için...
Nefis körlüğü ile umutsuzluk kan kardeştir. Kan kirlendikçe veya kana pislik, kötülük bulaştıkça hayır şer, şerde hayır köleliği başlar. Artık neyde neyi gördüğünü bilemeden şeytana hizmet yarışı başlar. Baştan tutan ucuz filimler sonradan tutmaz. Ayrıca görünürde Azrail de bir melektir, şeytan da...
Hal buyken haliyle hayırdan hayırlıdır ilim. Alim de ilimden. Ben nefsine uyup, nesline ihanet edenlerin şerrinden ürkmek gerekir bu arada. Çünkü kanaat ve kabahat üvey kardeştirler. Hücceten gitmek, kutlanmışlığın hayat mertebesindeki tarifidir. Kutsallığın tarihine ters düşen sakınmasız adımlar ise tarifi zor sona sürükler bütün hainleri. Belki ibret ve nimet ölçüsünde ecele direnmek afili bir yaklaşımdır. Ama çok yakına düşen koviti vakasıyla, ölümlüye ölüm beğenme hakkı, aklı başa devşirir...
Çünkü ayıp ve kayıplarla geçen kayıtlı yılların, mikser servisçisi hücceten gidişlere nedendir. Hücrelerde ecel öncelemek pahasına, hakedenlere ahududu şerbeti. Zaten asıl mesele zehirlenmeden, edeblice yakınlaşmaktır ecele. Geç veya acele. Eceli çağıranlara ne çare, yakın mesafe...
Edep ve edip acelesi olmayan, elifsi bekleyişlerin kan kardeşleridir. Koviti afeti, affet çukuruna kan taşısa da, şuursuz yanılgıların getirisi söndürülmesi zor yangınlara kıvılcımdır. Mutlaka kan çeker ve hezimetin süslü püslü halinde keşkelere hiç yer yoktur. Kaçış da. Sadece keşik bekler...
Devrimci-dramatik ilerleyişlerde can pahasına savunulan edebi, edip bir daha yazar ve muska gibi boynunda taşır. Zaten daraağacı ilmiği daha onyedisinde yakalamıştır kardeşönefesini. Haliyle her saniye nefret ve nefasetle soluklanır...
Sanki ezelden ecele bir hesap hatası vardır da koviti ile yeni hesap düzenlemesi günleri gelip çatmıştır. Sanki açık hesaplar ebediyen güncelleniyor. Sanki eceli öncelemek faslı fazlasıyla yaşanıyor, hem de çok şey pahasına...
Ve sanki çok pahalıya patlayan bir şey oldu, insan olmak, insan kalmak ve insanca yaşamak...

Hiç yorum yok: