KIZIL KUMSAL
Kızıl kumsalın bitimi tepede minyatür bir kale, kesik
uçlu kalemle çizilmişçesine ahenkli ve kalender. Kim ne derse desin dercesine
muazzam, şaheser bir deniz manzarasına, mavi mermerden yontulmuş sahici gibi
sahte. Kaledekiler kim bilir ne heyecanlı ve de coşkulu, tam da eve dönüş vakti…
Tüm detaylar kesin, keskin ve capcanlı. Can feda kesin
olan bir şey varsa kaydı ve tasviri gerçekten zor ama yıllanmış güzelliğin kuma
yazılmış en son hali. Hallice tapınaksız tapılan. Kızıl kumsalda koya
demirlemiş minyatür bir gemi…
Sanki kayıp çağ denizlerinde yüzmüş de gelmiş, kızıl
kumsaldaki limana şans eseri demirlemişçesine mağrur. Çok gecikmiş ama yine de açık
denizde iz sürme sürecini tamamlamış ve kırık uçlu kalemle tam yerine
mühürlenmiş gibi asıl.
Kızıl kumsalı gören merkez direğine mavi atlastan piramitsel
bir yelken asılmış. Diğer yelkenlerle birlikte dolup boşalan havayı kontrol
eden tam altı gemi direği daha ve salkım saçak halatları. Tam ileri, maksimum kuvvet
ayarlayıcısı en uçta, kurma kolu sözde asillerin elinde. Asilerin ellerinde
çift ağızlı nacak. Ancak kalenin burçlarında asaleti simgeleştiren sancak…
Kızıl kumsalı pupa yelken çaprazlama kesen, koyu gri kesme
taş döşeli hafif eğimli minyatür bir yol. Liman ile kale arası kaç kürek çekme
mesafesinde ise kızıl kumsala kanatlanmış minyatür hale. Sanki her adımla iki katı
uzaklaşılıyor limandan dalgalar ve rüzgarlarla. Arkada kalıyor armada. Limanda
demirlemiş minyatür yelkenli baş tarafından yavaş yavaş, kıç tarafından yalınkılıç
alçalıyor kızıla boyanmış denize. Kızıl boyayı boyluyor mavi yelkenler.
Test konumlu eşsiz manzara da ters konumlu bir kızıl
kumsal. Kızıl kumsalı ikiye bölen minyatür yolda, minik bir ejderhaymışçasına
karınca karartılı minyatür denizciler. Borda bordaya vurmuşlar yola. Kızıl kumsalı
kaleden limana bağlayan minyatür yolda, limandan kaleye uzanan yılan başlı minyatürde,
nedensiz kaale alınmayan bu kaçıncı kez, kaçıncı sefer milenyum yolculuğu. Yol
erkan dahilinde denize uzanan kumsalı, kaleye tırmanan falezi, falakaya
yatırılmışçasına ürkek kıyı şeridini, kızıl kumlarla minyatür minyatür işleyen kaçıncı
işgüzarlık…
Anca dev teleskoplar zum yaptığında kadraja giren, kızıl
bir gezegen. Nice gezgin aynı gezegen sanmış, telaştan çok uzak ama üzgün kızıl
kumsala uzanmış, dinlencede. Çok uzaklarda bir yerde ama pek yakın zamanda kızıl
kumsalın tam orta yerinde altın uçlu kalem. Mürekkebi kızıl, uçtan uca dökülen inci
yazısı birincil kızıl kumlarla kurutulan.
Kalemcinin kalesi, kumsalı, limanı, gemisi kızgın
lavlar kucağında, kızılötesi hayal gibi…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder