EĞİTİM DİNİ...
Olası çatışmalara eğilimli toplumlarda, çatışmadan
dahi kırılgan yapısı gereği çalkalanan toplumlarda kalıcı barışın tesisi
zordur. Barış tesis edemeyen toplumların
ise neredeyse tamamı eğitimsel süreci, din ile yürütmeyi veya dini çerçeveye hapsederek
sürdürmeyi benimser. Tüm eğitimsel aşamalar din ile ilişkilendirilir, eğitim dincileşir.
Eğitim sistemi dinin toplumsal işlevselliği, algı ve olgu seviyesinde
yönlendirilir. Yani dini eğitim veya din gözetimindeki eğitim, yoğun tartışmalı
olsa da tartışılamaz bütünlükte uygulanır…
Din perspektifli tipik eğitimsel yaygınlaşmanın,
bireylere ve toplumlara din bazlı sosyal uyum, etik pratik kazandıracağı öngörüşü
savunulur. Ancak bu hâkim öngörü asla gerçekleşmez çünkü zamanla dine bağlamında
kaynaşma ve güven sağlanması güçleşir. Bu tip dini veya dinci eğitim,
birleştirici mekanizma olacakken, aynılaştıkça ayrıştırıcı moda devrilir.
Böylece dine inananlar kendilerini ayrıcalıklı görerek, eğitimin bu yönde
sunulması ve sağlanması adına dini inanç üstünlüğüne tapınırlar, topluma da o
tapınmayı din olarak yansıtırlar.
Oysa inanç üstünlüğü övücülüğü, diğer inan sahiplerini
dışlamayı ve eğitim dışı bırakmayı getirmemelidir. Bu dini ve düşünsel yozlaşı
zamanla kendi içinde veya karşı cephedekilerle görünür görünmez çatışmayı doğurur.
Böylece eğitimde eşitlik ve eğitim herkese olgusu zedelenir. Sürekli üstünlük
pekiştirme gayesiyle eğitim sistemi de bozulur. Bozuldukça da tarafçı faydalanmalar
için boşluklar yaratılır. Ve bu boşluklar eğitimin yanı sıra din bizim, dinin
sahibi bizimle önermelerini önerenlerce doldurulur.
Bu suni dolgu çabalaması zamanla yeni çatışmalar çıkaracak
çıkarcılığa devşirilir. Yani dini ve dinsel çerçevede planlanan eğitimle,
cepheleşme daha da keskinleştirilir. Çatışma ihtimalleri daha da derinleştirilir.
Kırılgan toplum varlığı, girilecek yeni çatışmalarda daha da kırılır. Ve her
çatışma, hep haklı olunduğu kavramına bağlanır, her çıkış belli belirsiz
kanıtlara kıyaslanır. Bu dayanaksızlık, devamlı sanılır ama bir yere kadar yanlı
yavan tapınmayı güdüler. Sonrası…
Yeryüzünde tapınakçıl emsallerin önerdiği ve dayattığı
her eğitim modeli, zamanla dinden kopmayı günceller. Hatta dini ve dinsel
destekli her eğitim modelinin gerçek yüzü budur. Yani mutlaka olası çatışmalar.
Tahmin ötesi boyutta kalıcı barışa darbe…
Huzurda sorulacak ve yanıtlanacak tek soru vardır;
hangi eğitim?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder