KORDONBOYU KOVİTİ...
Kordonboyu ve yedi düvelin hain virüslerine karşı koyanların
anısına...
Kordonboyu lacivert kara. Işıltılı yakamozlar yüzüyor
Ege'de. Pencereler rengârenk. Kırmızı beyaz. ala yaz. Mavi atlas. Islak ve sarı
sıcak.
Dile kolay Efzon kuşatmasından bu yana tam yüz yıl geçmiş.
Efradı adide denize dökülmelerinden bu yana. Samanyoluna yükselen o kalın
puntalı istikamet ise hiç unutulası değil. Ay, rey, fay edebiyatı değil tav
olunan. Tabela tam bağımsızlık. Not defterlerine kaydedilmiş anılardan bir
demet, demokrasi bağlamında istiklal...
Hinlikle harlanan Helenizm İstilası. Emperyal saldırı.
Tanığı ve sanığı ise Egemen Dünya...
Tarihi misyonun ilk limanı Kordonboyu. Binyılların düşmanlığının yegâne sebebi.
İzmir. İzmir arafta. Lafta müdafaa-i Avrupa. Şaik şaibe Şarki Akdeniz'den
Ege'ye, Boğazlar yoluyla Karadeniz. Yani Anadolu'yu mümkün olduğu kadar
minyatürize etme rüyası. yağlı ilmeği geçirmek, sehpayı devirmek, kordonu
çekmek.
Osmanlı'dan arta kalanı boylu boyunca denizlere gömmek…
Ancak heves tutmadı. Emperyalist plan geri tepti. Direk Grek
denize döküldü…
Pervaporation zırhlılarından Kordonboyu’na çıkartılmış kolordular,
kutsal ilan edilen, takdis bekleyen havadaydılar. Çabucak hava değişti, aslına
döndüler. Çok acımasız bir role büründüler…
Tehditkâr bir vınlama yayıldı Anadolu’ya. Ama Anadolu
tınmadı hain uygulamaları. Ağırdan Anadolu içlerine dek ilerledi iç karartan
kuşatma. Hak hakikat uyanıldı. Hakkıyla Kutsal İsyan. Hal niceydi. Cansiperane
niyetlenildi. Per perişen ayaklanıldı. Ve kutlu mücadele geri püskürttü
hellenic istilayı. Yedi düvel kuşatmayı. Gerisingeri. Geldiği yere.
Kordonboyu’ndan gönderdi onca gam kasavetten sonra işgalci milletleri.
Tek tabanca peşine düşüldü, ımperialistic cüretin...
Ahali Kordonboyu'nu kaplamış Gazi'yi görme derdinde.
Maiyetini kucaklama gayretinde. Kadifekale’de Al bayrak, üzerinde beyaz ay
yıldız...
Geride kalanlara hayıflanıldı yürekten; 'İzmir iyi de ah
ah... Selanik...'
Kordonboyu zafer alayı. Kordonboyu'nda gecikmiş imbat
zamanı. Martılar canhıraş çığlıklarla düğün ediyorlar. Rıhtıma vuran mutedil
dalgalar kara sevdalı. Vatan aşkı. İskelede Kurtuluş damlacıkları. İsli
lambalar istikamet veriyor kutlu isyana. Efeler zerre zerre Karşıyaka'ya…
Karşıyaka'ya doğru dağılıyor heyelan. Efeleniyor zeytinlikler.
Yayılıyor zeybek havası. Kordonboyu'nda gösterişli karargâh. Etrafı renkli
güneş şemsiyeleri altına sığınmış matmazeller. Mat bakışlı fesli beyler.
Pasajlar paşalarca sarılmış. Sarıklılar, melon ve fötr şapkalı levantenler.
Kosmopolitan kurtuluş…
Bir zamanların Konak istikametine doğru. Tam işgalden
kurtuluş anı. Anadolu ile bütünleşme heyecanı. Ağır zulmün boğuluşu. Kozmopolit
sevinç. Gümüş sırmalar saçılmış Kordonboyu’na…
Pek hayra alamet değil. Konak Mahallesi'nden dumanlar
yükseliyor. Ansızın başlayan büyük yangın. Yenilginin ardından çıkarılan.
Alevsel sarsıntı. Yalazı Kordonboyu’nu da vuruyor. Alev canavarı yutuyor cümle
civarı. Cümle diyarı…
Bir zaman evvel işgalci zırhlılardan Kordonboyu’na çıkarılan
kolordu artıkları, kaçarken yakıyorlar İzmir’i. Her şeyi. Kordonboyu hiç
unutmadı o yükselen alevleri ve kesif dumanı. Ve kutsal gazayı ve biricik
Gazi’sini. Unutmadı…
Duman oldu yedi düvelin virüsleri, tam yüz yıl önceydi. Düvelin
virüslerini darma duman edenlerin anısına...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder