16 Şubat 2021 Salı

Filhakika İstiklal

 FİLHAKİKA İSTİKLAL…


İlanihaye istiklal haksız taarruza uğradıkça, başlatılan her mücadele koşulsuz kabul edilir ve haklı görülür. Son günlerde başta koviti virüsü yüzünden müstesna günlerden geçilirken, yine yer gök simsiyah oldu. Sanki bir şeyler saklanıyor ve aklanıyormuşçasına memleket savaş meydanı. Ortalık basbayağı toz duman. Vaziyet müphem. Müzakereyle baş edilemez, olanlara itiraz edilemez türden bir düzey kaybı daha. Alınmalar, tutulmalar, gözaltılar var ama Allahtan can kaybı yok. Şehit gazi edebiyatı da...


Filhakika, beynamazlara askıda baskı boyutu. Kamuoyu ziyadesiyle değişik ve derişik havada. Kısır esnemelerle meşgul edilse de ortam ancak bir müddet aşı tutar seviyede. Ama sonrasını doyurmaz. Zaten cin-çin bazlı. Hele kategorik çatkı hiç yetmez. Kariyersiz teveccüh görenler mesuliyetini es geçerse, önüne çıkanı ezerse vaka mühim neticelenir. Ve artık zarafet, nezaket ve şatafat beklenemez. Sınır ötesi dış mihraklı iç operasyonlarla baş başa kalınır. Şatafata ithaf...


Nedensiz ısrar, yavan tepki yüzünden taş duvarda şarapnel izi, kalemde mürekkep bitmez. Kâğıt yırtılır, kep düşer. Artık istikbal düşüncesi ne kadar teşvik edilirse edilsin kabul görmez. Filhakika istiklal düşüncesi ağır basar. Memleket manzarası Boğaziçi’nden bakıldığında bu merkezde.


Ancak her fırsatta muhalefet mıhlanır. Ziyadesiyle müşkül tabakalar haşlanır, tabaklar boşalır. Boşaldıkça en münasebetsiz haller daha bir güzel algılanır. Sudan sebepler bulunur. Sonrası hiç yıkılmaz görülen İktidar tepe üstü, düz aşağı...


Yani her şeye yat borusu çalmadan uyanılır. Bir daha zor uyunur, uyunmaz belli olmaz. Ama pembe rüya görülmez. Bir dönem gelir ki filhakika...


Çünkü savruk hezeyanlar, galeyana makam ayarlayamaz. Taht kaybettirir. Her çılgın eda göze batar, hayli can sıkar. Akla takılır içtimai meseleler. Ve seçim yolu gözlenir. Hem de erkenden...


Tüm şahsi ve hususi gösterilmiş meseleler bile daha sonra maruz kalınacaklara benzemez. Fazladan yürek burkar her biri. Başa gelene, getirilene asla mukadderat denilemez. Resmen mücadele kapsamına girer. Her çıkıntıya çare aransa da kerevetine çıkılmaz. Masal biter. Filhakika hükümler hüllelenir, hükümet yalnızlaşır...


Çünkü sıkı müdafaya geçilir. Veya baştan sona neyin mankafasıdır bu, ona kafa patlatılır. Türlü yapay müdahaleler anlaşılır anlaşılmaz, tek kelime yekpare İstiklal düşlenir. Öyle ki, 'ya istiklal ya ölüm' düsturuyla vatan kurtaranların seferberliğine seyredilir...


Peşi sıra gelen facist darbeler ve istibdat rejimlerinin sağlıksız tüketimiyle nihai aşama sınır aşmaktır. Sınır aşılınca filhakika pürtelaş. Ve sıcak yoğunluklu iç savaş senaryosu...


Artık tutmaz. İktidarı muhalefeti böyle giderse, capcanlı renkler daha feci soluklaşır. Kar çıplağı beyazlık karartır. Hep karartıların peşine düşülür. Ve tıpkı astragan kalpaklıların kılavuzluğunda gerçekleşen devrimlerin takibi gibi bir dönem başlar...


İstiklal sevdasından müdüriyete kadar gelmeniz ile başlayan emrivakiler bile geri adım attırmaz. Çünkü hayat beklenmedik düzeyde başkalaşmıştır. El darlanmıştır. Eloğlu gaddarlaşmıştır. Piyasa alafranga tüketimlerle, kentli özelliğinden de kaydırılmıştır. Ve tüm memlekete ve yok edilen jenerasyonların yerine, köhne jeneratör oturtanlar da karaya oturmuştur. Deniz bitmiştir. Filhakika.


Buna mukabil hala arsız saflaşmalar ve hâlihazırdan saf tutmalar da düzeni kurtaramaz. Cemiyet hayatı gayet açık. Ciddi bir muhalif adımda işler tam tersine döner. Ve her cephede dövüşen yiğitler, alemin alametifarikası olur. Filhakika genele yansır istiklal aşkı. Ve adalet.


Vakti zamanında fukara mektebinde talebelikle başlayan isyanlar gibi hem de. Öyle ki çıkmaz sokak duvarlarına, aklın duvarına, zihnin çeperine, denizin mendireğine yazıldığı gibi yazılır, İstiklal...


İstiklal ve istikbal özlemi filhakika direkt yoğun nüfusu etkiler. Nüfuz baskısı hiç olur. Her türlü bloğa davetiye çıkaran losyonlar da hizalanır. Yapılanların tamamı da haksızlık telakki edilir. Ve hak, hukuk, adalet neferine dönüşülür bir anda.


Her millet filhakika bu istiklal hikâyesini mutlaka yazacaktır. Hele vakti zamanında yedi düvele karşı koyanlar hiç tartışmasız dağa taşa yazacaktır. Çünkü kazara öğrenilen ve inanılmaz derecede ilanihaye umum ile alakalıdır umut. Hiç sebepten kerevete çıkan basiretsizlik, belki istiklal yutkunur ama nutku tutulmuştur. Ve asla umut değildir artık.


Filhakika, kapitalizm ve emperyalizm karşıtlığının resmi fırkası olmasa da millet muhtemelen hazır kıta ve müteyakkız. Mütemadiyen kafası karıştırıldığından bunca bekleyiş. Şimdi nümayiş zamanı.


Ve dahi ilanihaye 'İstiklal uğruna Yarab', filhakika minnacık bir kıvılcım bekliyor...


Hiç yorum yok: