19 Ekim 2020 Pazartesi

KÜRESEL SARMAL VE KRİZLER

 KÜRESEL SARMAL VE KRİZLER…

Kar ve çıkar odaklı küreselleşme, evrensel hakları kökten kazır, irili ufaklı toplumsal ayaklanmaları da bastırır. Dip dalgalarını dahi inisiyatifinde tutmaya yeltenir. Peydahladığı yerel ve küresel ekonomik krizlerle payını artırma gayesi güler. Bu tür güdüleme ve güdülenme operasyonlarıyla kuşatıcı tavrı geneller...
Yani küresel krizler asla sahipsiz değildir. Mutlaka bir nedeni ve planlı bir yanı vardır. Durduk yerde patlamayan, büyük bir organizasyonun parçasıdırlar. Özellikle yerel tehditleri çoğaltan küresel bir oyundur. Yaygın bilincin aksine, coğrafi dağınıklar yaratacak biçimde, çöküşü terörize eden bir rotası vardır, küresel krizlerin.
Tek amaç küresel kriz üst başlığında, bölgesel ve devletsel finansal zayıflık yaratmaktır. Örtülü ve açık savaşlar, sembolik felaketlerle amaçlara uygun halin hazırlanmasıdır. Yani küresel krizler, yerel bölgesel siyasi krizlerle desteklenir. Küresel sarmal ayrıca organizasyonel bağlantılarla güncellenen, çeşitli roller üstlenecek işbirlikçileri devamlı ileri sürer…
Küreselleşme, müdahaleler ve çatışma ortamı yaratan akımları bizzat kullanarak alt sınıf insanlarının çoğalmasını sağlar. Bu çoğunluk tek kapıya bağlanır. İmajların zedelenmesiyle birlikte demokratik haklar iyice tırpanlanır. İnsanlığın ölümle dansı başlatılır. Yıllardır alışılagelmiş kriz sarmalı budur ve psikolojik bunalıma yatkın insanlar yaratır.
Kar ve çıkar odaklı küreselleşme, başta şirin bir model gösterilip, küçülmekte olan dünyanın vazgeçilmezi olarak dayatılır. Oysa katıksız aldatmaca, dayanaksız kandırmaca, sınırsız sömürüdür. Küresel sarmal sardıkça krizden beslenmek gerekliliğinden, kriz üstüne kriz yaratılır. Muazzam para akışı sağlanacak, zenginlikler sergilenecek yalanlarıyla, uçuk iddialarla servetler iç edilir.
Altüst edilen değerler, çarçur edilen kaynaklarla birlikte güçlü devletçi yapılar kuşa çevrilir. Yıllarca yeterli olan her şey zamanla yetersizleşir. Yaşam tutkusu tutuklaşır. Muhalifler sudan sebeplerle tutuklanır. Hayat çekilmez hale gelir. Tek gaye küresel patronların kazancı azalmasın diyedir. Dünya kendi seyrinde mutluyken, sömürüleceklere peş peşe ekonomik krizler pompalanır. Sıkıntı büyür, kuşatıcı tavır envaı çeşit operasyonlarla tam gerçekleşir. Tam bağımsızlık hayal olur. Tüm gerçekler de el birliğiyle saklanır.
Bu arada bölgesel ve devletsel yıkımların içine çekilen siyasi otoriteler de kuklalaştırılır. Kukla devletler kurulur…
Kar ve çıkar odaklı küreselleşmenin uyguladığı güzellik kürü, işte budur…
Küresel sarmala karşı koyulamaz ve krizlerle baş edilemez ise mutlak zayıflamaya da engel olunamaz. Hele de asla toz kondurulmayan iktidar portreleri inisiyatifi hepten kaybeder, ipler küresel gücün eline geçer. Böylece ekonomik krizlerin şiddeti yakıcı yıkıcı olur. Bir tür gerileme ve gericileşme yaşanır. Batışa ışık yakılır. En çok zarar görenler ise her türlü sosyal ve demokratik hakları tırpanlanan alt sınıf insanları olur.
Öyle ki, kar ve çıkar odaklı küresel sarmal, yepyeni ekonomik krizlerle payını artırmasına engel olacaklara dünyayı dar eder. Hatta övgülediği payitahtı bile an gelir yerle bir eder…

Hiç yorum yok: