KÜRESEL KASAP
Kitleler, devletler, bölgeler hatta kıtalar hakkında birkaç kişinin karar verdiği bir kütlesel armoni yaşıyor Dünya. Piramidin en başında ise küresel kasap...
Geniş yığınlar, aynı gemiye doluşmuş küresel kasabın mezbahasına ne zaman gideceği endişesiyle kuyrukta. Sırasını bekliyor. Bu sırada iletişim zincirleri başta tüm argümanlar kullanılarak, yerel genel motivasyon bir bozuluyor bir sağlanıyor. Sağmaya destek, her türden büyük krizler dayatılıyor. Tek çıkış noktası veya mutlu son ise küresel kasap. Küresel kasabın paslanmaz keskin bıçağı...
Bıçaktan kurtarmak babında kolpa keşiflere hiç gerek yok. Çünkü duyulmadan, bilinmeden, hissedilmeden, olaya hangi perspektiften bakıldığı önemsenmeden hatta hiç tartışılmadan, tek elden emaneten küresel kasaba teşvik ediliyor toplumlar. Öyle ki sürüler halinde...
Ayrıca ifadesi güç, ibrası kolay, gerçekleşen büyük yağmaya dört koldan göz boyamalar neticesinde, göz yumuluyor. Sürü psikolojisi işletiliyor. Ve sınırsız sömürü aracısız yapılamayacağından daima katı blokçu idareler destekleniyor...
Küresel kasabın niyeti, açık seçik bilindiği halde mevcut otoriteye siyasal tepkiler gösterilmiyor, karşıt eylemler gerçekleştirilemiyor. Ve küresel kasap dikkate değer ölçüde ağını genişletiyor. Ve bıçak gırtlağa dayanıyor...
Tanık olunanlara katlanma kapasitesi üzerinden, sapkın sömürüyü artıran küresel kasap, en nihayetinde ortamı mezbahaneye çevirmekten hiç kaçınmıyor. Kaçınılmaz son, teknolojik devrimle yenilenen giyotinler sayesinde zaman sektirmiyor. Vakti zamanı geldiğinde yalandan bismillah. Gariptir gizli niyet açık diyet, gidişin büyük kıyıma doğru son sürat gidiş olduğu da hiç saklanıyor...
Çünkü kurulan saltanatvari yönetim mekanizmalarıyla dramatik ilerleyiş kolayca sağlanıyor. Sağ olsunlar iki dudak arasına hapsedilen kanun ve nizam ise bu ilerleyişin veya gerileyişin en temel unsuru. Böylece kitleler, devletler, bölgeler ve hatta kıtalar, hazır kıta sıranın ne zaman kendilerine geleceğinin hesapları ile uğraştırılıyor. Bu hat üzerinde geleceğe iyimser bakmak da hayal olunca kötünün iyisi, küresel kasabın palası...
Ve küresel kasap, milletler can derdindeyken, safi et tüccarlığıyla ilgileniyor. Hiç dertlenmeden baltayı sallıyor, ağa düşürdüklerine bıçağı vuruyor. Zaten bu vahşi vurgunun popüler yüzü gösterilerek acı gerçekler saklanıyor. Diğer yandan veritabanı kasabın elinde olduğundan, boyunları kurtarmaya dönük enformasyonda sağlanamıyor...
Güdümlemeye koşut salt verilenle yetinen, süklüm püklüm bir dinamik diriltiliyor. Böylece kitleler, devletler ve bölgeler, hatta kıtalar, küresel kasabın elinde canlı oyuncak oluyor. Bu öyle kirli bir oyun ki, emsalsiz sömürü, kibir tuzağıyla doğalmış farz ediliyor. Her uyduya kurulmuş, modern mezbahanelerde kurban olmak bile aklı başa devşirmeye yetmiyor.
Oysa ağzı açılan, kasap et derdinde, koyun can derdinde demesini çok iyi biliyor...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder