16 Şubat 2015 Pazartesi

ÖNSEÇİM VAR, KÜRSÜLER SÜSLENECEK…

CHP yıllarca beklenen kararı nihayet verdi, üç büyük şehir başta olmak üzere 45 ilde hâkim huzurunda tüm üyelerle ön seçim yapılacak. Kürsü seslenmeleri bu kez boşa gitmeyecek ve enerjiler boşa harcanmayacak önseçim güncellendi, kürsüler şenlenecek…

Tabandan tavana en geniş yelpazede herkesin diline doladığı ilkelere sahip çıkma günü yeni küskünlükler yaratmazsa eğer Halkoyu bu kez farkı fark edecek gibi görünüyor. Bu seçimin diğer seçimlerden bir farkı olunca da fark kapanabilir.

Kapanır çünkü nihayet önseçim anımsandı, önseçim var…

Parti Meclisi çağın gerekleri ışığında sıradanlığa teslim olmamayı öne çekerek üstüne düşeni gereğince yerine getirdi. Değer yargıları doğrultusunda, ideoloji ve objektif inançlar kapsamında hareket ederek alınacak kararların en doğrularını hayata geçirdi. Gerçekten kutlamak gerek bu kararları alanları çünkü çoğunun adaylaşması veya listelerin seçilecek yerinde olmaları zora girdi çoğunun. Genel merkez kontenjan sayısı da kırk elli civarında olabilir. Buna rağmen kararlı, tutarlı ve mert davrandılar. Böyle tutarlı kalındıkça da iş en olumlu mertebeye ulaşır. Yaslar bakarsınız bayrama döner, dönmese de dönmez ama denenmiş olur yıllardan sonra hasretle beklenen.

Kaç yıldır unutulan önseçim nihayet anımsandı, önseçim var…

Köylerden ilçelere, ilçelerden illere, illerde bölgelerden bölgelere parti bayrağını taşıyan üyeler, yöneticiler, yeniden yönetmeye aday olanlar, aday olup seçilemeyenler, aday dahi olamayanlar, aday adayları hakim huzurunda kurulacak önseçim sandığının önünde terleyecek bu kez.

Unutulmamalı ki siyasette yükselme esaslarının başında emek ve erdemlilik gelir. Ek olarak üretkenlik, doğruluk, dürüstlük de siyasal yaşamda dibe çakılmadan ilerleyişin yapı taşlarıdır. Ve hatırlanması gereken odur ki zirve yeteneğe ve harcanan emeğe endekslidir. İster üye olsun ister ise oy veren seçmenler olsun bu ilkeselliği hayatının her evresinde uygulayanların, hayatına monte edenlerin önü açıldı.

Açıldı çünkü kaç yıldır unutulan, unutturulan önseçim nihayet anımsandı, önseçim var…

Orada, burada, siz den, biz den uzunca süredir siyasi bir partide yer alanlar, bunalıp ayrılanlar, ilçe il yöneticiliklerinde bulunanlar, değişik parti vasıflılığını hakkıyla elde edenler, örgütsel bağlılıkta ayni havayı soluyanlar, partilerinin başarısı ve amaçladıklarının gerçekleştirilmesi için yılmadan çalışanlara tarihi bir fırsat doğdu. Eksik veya fazla bu politika doğrultusunda çalışmalar yürütenlerin kendilerini sınayacağı platform kuruldu. Kitlelerin yönlendirilmesi için etkinlikler düzenleyenler, etkinlikleri yürütenler veya etkinliklerde yer alanlar, verilen görevleri alanlar şimdi planlama ve probaganda yöntemlerini kendi içlerinde yaşayacaklar. Akıllarının erdiğince manifestolar yazacaklar ve en cici konuşmalarını hazırlayacaklar, kürsüleri süsleyecekler. Tüm çalışma raporlarına rütun yazılan veya ekstradan eklenen her ne varsa işte onların çoğuna üye bakacak veya bakmayacak ama değerlendirecek ve de vekalet verebileceklerini seçecekler. Kimine destek kimine köstek olacaklar demokrasi gereğince. Altına imza da koyulacak, şerh te yazılacak bir süreç yaşanacak kesinkes adaylaşılıncaya kadar. Karınca kararınca partinin tüm katmanlarındakiler ilerleyen zamanda siyasal yaşamın yeni aktörlerini belirleyecekler bu unutulmuş yöntemle. Artık bu saatten sonra darılma gücenme olmaz.

Olmamalı çünkü kaç yıldır unutulan, unutturulan, yok sayılan tüzük maddesi önseçim nihayet anımsandı, önseçim var…

Şehirlerin gelişmesinde veya geri kalmasında hasbel kader pay sahibi olanlar, sorumlulukları eksik aksak üstlenenler, özveriyle görev yapanlar yapmayanlar, gönülden partili duruşu olanlar olmayanlar açısından bir gecikmiş hamle yaşanacak bu kez. Yaptıklarıyla onur ve gurur duyduklarını ifade edenler, yapamadıkları için dövünenler, her yeni gün bir şeyler öğrendik, deneyim kazandık diyenler, bilgilendik yenilendik ve zamanla değiştik veryansını edenler veya hiç değilse binlerce dost onbinlercelik aile kazandık diyerek övünenler alıcıya, görücüye çıkacaklar. Siyaset öyle bir kurmacadır ki kocaman şanslar yakalanır görülmez. On beş yıldan sonra ilk kez bir şans veriliyor tüm kadrolara. Adaylaşanlar, yarışanlar, tümden bu şansı tanıyanlara oturup kalkıp dua etsinler ve gereğini yapsınlar, yapsınlar ki siyaset tarihi gelecekte de önseçimler görsün. Partizanca davranma unutulursa ve yüzüne gözüne bulaştırılırsa her şey boşa gider, tüm emekler yanar.

Gider, yanar çünkü kaç yıldır unutulan, unutturulan, yok sayılan tüzük maddesi önseçim nihayet anımsandı heyecanı, önseçim var sevinci yine gömülür sandığa…

Eşitlik, adalet, kardeşçe ve özgürce yaşanan bir dünya özlemiyle yapılan her kavgaya selam duranlar, yine varız ve hazırız diyenlere de gün doğdu. Demokrasi gereği yeni sesler, değişik yüzler, bambaşka renkler ve albenili desenler kazanılmasına her daim taraf olanlar bu kez destek olacaklar mı görülecek. Mücadeleye güç ve dinamizm katacak her etkeni, etkiyi ve etkiliyi yetkili kılan ve baş tacı eden bir mekanizma işleyecek mi, işletilebilecek mi icabına bakılacak.

Kazananı ve kaybedeni muhakkak ki olacak bu yarışın. Önseçimi vazgeçilmez talepleri olarak seslendirenlerin ipi göğüsleyemeyince isyana kalkışmaları da görülecek belki. Asla yakışık almaz ama doğasında var bu işin. Herşey olup bittikten sonra çok önceden belirlenmiş, şartı şurtu bir yerlere bağlanmış bir çizelgeye ve seçim takvimine kontenjan edebiyatı yapmak da prim kazandıran bir tutum olarak görülmemeli. Çünkü kırgınlığın, küskünlüğün ve ayrıcalıkların başlangıcı değil ortadan kaldırılmasının yöntemi olarak görülen önseçimi başka yönlere kaydırmak tüm hayalleri yıkar. Tavır örgütsel yapının küçülmesi dağılması yönünde değil büyüyüp bütünleşme yönünde ve mozaiğin ne pahasına olursa olsun korunması yönünde alınmalıdır. Amaç buysa çare adres elbette önseçimdir. İşte asla kan kaybettirmeyen, ivme kazandıran, güç veren, can veren bir tavırlılıkta netleşilmelidir.

Net olan kaç yıldır unutulan, unutturulan, yok sayılan tüzük maddesi önseçim nihayet anımsandı heyecanıdır, önseçim var sevincine gömülmektir…

Gün kadro yitiği, kadro kaybı günü değildir kazanımların artırılması günüdür. Zaman siyasal yapının temel dayanağı olan örgüt ve örgütlülüğe yetkilerin devredilmesi zamanıdır. Önseçimle Aday adaylarının piramidin neresine konuşlandırılacağı meselesi, işin gerçek sahiplerine havale edilmiştir. Kürsü seslenmeleri, kuru seslenmelerle kalmayıp, kürsü süslemelerine dönüşmüştür, şimdi sıra…

Sıra kaç yıldır unutulan, unutturulan, yok sayılan tüzük maddesi önseçim nihayet anımsandı heyecanını gönülden duyanlarda, önseçim var sevincine samimiyetle gömülenlerdedir…

Hiç yorum yok: