PARMAK ÇOCUK
Parmak kadardım
kitapların
özsularından beslendim
özü sözü özümledikçe baya
yaş aldım.
Dindirilmez yaslara
dolandıkça er yaşlandım.
Geleceğe tek kanıtım yegane
kalıtım
andaçlara sığmayan kelimeler
dünyası.
Parmaklarımdan
kelimeler damlıyor
yüreğimden kan.
Göktavandan yıldızlar
dökülüyor
topraktan can.
Dinlenmiş suda
filizleniyor canıma canan
parametresi parmak
ısırtan.
Gezip gördükçe göbek adım
isyan
parmak kadardım parmak
kaldırdım...
Derin sorular aklımın
ayakları
istikamet yüreğimin gittiği
yere kadar.
Solgun uykuya çekilmiş
gözlerimin nuru
acıyı katık etmiş
özlemlerim
yavan ekmek yiyorum
hayatı.
İçimi güneş arıtıyor
doğudan batıya
bir felsefe atımı
uzaklıkta yıkanıyorum.
Gölgemle uğraşıyorum
durmadan
gani gönüllü parmak
çocuğum
hayatı doğru tartmak
için özlekte
sarmaşık duygular
dünyasına karışığım.
Aşilim aşırıyım aşığım
serçe parmak boylu bin
yıllar yorgunuyum...
Yol bir binek binbir
tam yol ilerime üşüşen
kanı üşüten ayrılıklar
yüreği yakan
aykırılıklar
bedeni işleyen
aysılalar.
İncitici ve irkiltici
kelimelerle oynaşıyorum.
Konuşma balonları
patlıyor köprülerde
kök gök öpüyor kül bedenimi.
Yol yordam yolcusuyum
mısralar topluyorum
mısır tarlasında.
Parmak izimde izin...
Neyin eğretilemesi bu obursu
gerçek
parmak basarak temize
çekilen.
Beyin gücü geliştikçe
beyin göçü vermece
resmen çadır komplosu.
Düşünceye özgürlük kaydımı
veresiye defterine
farazi fikir suçlarımı
kitaplara yasladım…
Yazık kazık kadar
adamım
hala komple parmak
çocuk komplimanı.
Derdo parmaklarımda
kelimeler ağlıyor
kanımda kam...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder