BAŞBAKAN, SIRLAR VE TARİH
Email: yerelgazeteci@hotmail.com
Tarihin kurdelesi çözüldüğünde, benzer çok olayların yaşandığına tanıklık eder yakın geçmiş. Başbakan bir sindirim operasyonu geçirip de ev istirahatına çekilince aklımıza bazı kuşkular takıldı. Allah`tan sporda şike teşvik derken oyalandı kamuoyu da, başbakan biraz dinlendi. Sağlık dilekleri içeren haberlerle geçildi günler.
15.12.2011
Bu Yazı 147 Kez Okunmuş
Tarihin kurdelesi çözüldüğünde, benzer çok olayların yaşandığına tanıklık eder yakın geçmiş. Başbakan bir sindirim operasyonu geçirip de ev istirahatına çekilince aklımıza bazı kuşkular takıldı. Allah`tan sporda şike teşvik derken oyalandı kamuoyu da, başbakan biraz dinlendi. Sağlık dilekleri içeren haberlerle geçildi günler.
BAŞBAKAN, SIRLAR VE
TARİH
Tarihin kurdelesi çözüldüğünde, benzer
çok olayların yaşandığına tanıklık eder yakın geçmiş. Başbakan bir sindirim
operasyonu geçirip de ev istirahatına çekilince aklımıza bazı kuşkular takıldı.
Allah’tan sporda şike teşvik derken oyalandı kamuoyu da, başbakan biraz
dinlendi. Sağlık dilekleri içeren haberlerle geçildi günler.
Geçmişte de başbakan hastaydı. Anayasa
kitapçığı bakanlar kurulunda havalarda uçuştu ve olanlar oldu. Önce iktidar
partisinde bölünmeler yaşandı, koalisyon ortakları erken seçim diye tutturdu ve
meclis dışında kaldılar, bir kısmı da tabela partisi oldu. Şaşalı iktidar
ortakları silindi, parti kapatmanın peşine kurulan yepyeni bir parti iktidar
oldu, bir anda yeni bir iktidar partisi doğdu.
Politikanın bir gerçeği olsa gerek
hasta olmayacaksınız, eğer hasta iseniz rahatsızlığınız ağır ise bırakacaksınız.
Bırakmaz da devam ederseniz önce kalenin içindekilerden başlayarak size
bıraktırırlar. Tarih tekerrür eder mi Allah bilir. Dileriz başbakanın
rahatsızlığı o denli ciddi değildir. Ancak Malum tasarı köşkten geri
postalanınca, meclisten de aynen gerisingeri köşke iade edilince su yüzüne
çıkmamış çekişmeler ortaya serildi. Başbakan hastaydı. Gerçi iç sürtüşmeler
kavgaya dönüştürülmeden mesele şimdilik halledildi. Başbakan daha işbaşı yapmış
değil, göstermelik kabullerle iyilik mesajları veriyor İstanbul Kısıklı’dan ama
kadrolu toplum mühendisleri, başbakanın partisinde siyaset-cemaat ayrışmasını
dillerine doladılar bile.
Her ne kadar kendini tasvip etmeyen
bir dünya görüşüne sahip olsak da, karşıt bir parti kimliği taşısak da ülkenin
geleceği adına kuşkularımız var. Başbakanın partisinde isyan misyan çıkmaz ama
dengeler şaştı bir kere. Kılcal çatlaklar meydan bulduğunda geniş yarıklara gebe
gibi. İşin asıl kırılma noktası ise cumhur reisinin görev süresinde ve seçiminde
yaşanır görüntüsü var havada. Başbakan iyileşir iyileşmez her adımında
dindirilmesi zor fırtınalar ile karşılaşacak gibi. O yüzden çok sağlıklı olması
gerek. Sokaklarda mutsuzluk maskı ile dolaşanlar da arttıkça işi zor başbakanın.
Ömür törpüsü günleri yaşamaya başlar. Ve sağlık problemleri yaşamaya devam
ederse mumdan bir heykel gibi erir eritilir iktidar
şatafatı.
Başbakan bir kolon ameliyatı geçirdi.
Allah şifasını versin. Geçirdi ama pek de mutlu, sağlıklı profil çizmiyor şu an.
Ev istirahatı da daha uzayacak gibi. Mecliste bütçe görüşülüyor ama başbakan
olmayınca tadı tuzu yok oturumların. Muhalefetten Muharrem İnce’de olmasa
oldubittiye gelecek yeni yılın bütçesi. Mutasyona uğramışçasına zaman
dolduruluyor görüşmelerde. Alaturka tılsımlı, yasak savıcı, cana minnet kürsü
alınganlıklarıyla herkes başbakanın iyileşip dönmesini bekliyor
sanki.
Şu ülke siyasi tandansı ne olursa
olsun “Tek Adam’lıktan” çektiği kadar hiçbir şeyden çekmedi. Allah muhafaza
başbakan için fısıltı gazeteleri değişik sağlık sorunları terennüm ediyor. Bu
arada dünya malına muhtaçlıktan mıdır nedir politikada ahde vefa yoktur lafını
haklı çıkaran arkadan vurmalar da yaşanırsa, iş tuzluya patlar bu ülkeye.
İktidar partisinin görünmez uçurumlara yuvarlanması pek önemli olmayabilir,
nasılsa bir iktidar partisi kurulur, kurdurulur ama ülke yine kan kaybeder.
Denize nazır hayalleri olamayan bizler gibiler üzülür sadece olan bitene. Çıkar
çakmak peşindekiler ise güpegündüz ümidi kesip yeni partinin köşe başlarını
tutma gayretine girişirler.
Bunların hepsi yaşandı. Üstünden on
yıl bile geçmedi daha. Kimse artık her on yılda bir darbe olmuyor olmayacak,
darbecilerin tümü içerde martavallarıyla sevinmesin. Son on yıllarda artık sivil
darbeler yapıldığını da görsünler. Özal’dan bu yana, şüpheli lider ölümleriyle
planlanan bir darbe süreci yaşatılıyor bu memlekete. Asıl büyük abinin içinde
olduğu bu tezgah çözülmeli. Başbakanın iyileşmesi bu nedenle tek temennimiz.
İçimizdeki tortulardır sezgilerimiz.
Sezgilerimizdir bize şu satırları yazdıran. Yoksa başbakanın da miadı doldu mu
lafları dolaşıyor kulisleri. Karından konuşmaya hiç gerek yok. Zaten karından
uzun sürelide konuşulamaz, nefessiz kalınır. Şu cumhurbaşkanlığı seçimi gelen
yılda yapılsa başbakan köşke çıkmak için yarışsa ülke rahat bir nefes alacak
gibi görünüyor.
Yoksa korku ve kokuşmuşluk
harmanlanıyor gibi yeniden. Şurada on yıla ne kaldı ki. Kırk yıl düşünülse akla
gelmeyecek sarsıntılarla dünyalarımız yakında titrer, titretilir. Sonrada biz bu
filmi birkaç kez gördük deriz çokbilmişlikle. Kuran kitap hakkı için iyi günler
beklemiyor ülkeyi diye ahkâm kesenler de mal bulmuş gibi zıplarlar. Acıları
çekmek ise yine bize düşer.
Başbakanın hastalığına ilişkin önce
fiskos, sonra yaygara ve sonra toptan sessizlik yaşanırsa eğer durup düşünmek
gerek. Önce umut biter, sonra düşler görülür ve temenniler sonrasında hep
birlikte düşeriz gerçekliğin denizine. Yecüc mecüc de serbest kalırsa öyle kolay
kolay sönmeyecek yangında başlar…
Bu Yazı 147 Kez Okunmuş
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder