20 Nisan 2014 Pazar

TOPAL OSMAN; TARİHİN SİSLİ PERDESİ ARKASINDA SIR OLARAK KALMIŞ BİR OLAY VE BİR KAHRAMAN…


TOPAL OSMAN; TARİHİN SİSLİ PERDESİ ARKASINDA SIR OLARAK KALMIŞ BİR OLAY VE BİR KAHRAMAN…

 “ Ağa Hazretleri senin hakkında gerekli bilgileri aldıktan sonra buraya (Havza) çağırttım. Sen Karadeniz köy ve kentlerini koruyacaksın. Pontusçular hangi usulleri kullanıyor ise aynı usulleri çekinmeden kullanın. Bu mücadeleyi kaybedersek tarihten silinme tehlikemiz de vardır, fakat ümitsiz değiliz… M. Kemal Paşa”

Topal Osman Ağa, Mustafa Kemal Paşa ile görüştüğü o ilk dakikadan itibaren fikri, zikri ve tüm benliğiyle, canı malı, mülkü ve Giresun Uşaklarıyla onun yanında yer aldı. Bu sarsılmaz bağlılık ta ki ölünceye, öldürülünceye kadar eksilmeden sürdü.

Osman Ağa, Mustafa Kemal Paşa’ya olan bu içten ve üstün ve dahi asla yıkılamaz bağımlılık uğruna canını feda etti…

Padişah ermeni tehciri münasebetiyle hakkında verilmiş idamı iptal etti, Topal Osman Ağa’yı affetti. Affı şahane Ağa’ya temmuz başı ulaştı. Aftan sonra dağlık iç kesimlere çekilmiş olan Topal Osman Ağa adamlarıyla birlikte Giresun merkeze indi. Tekrar Belediye Başkanlığını aldı. Ayrıca Muhafaza’ı Hukuk Milliye Cemiyeti’ne başkan oldu. Asıl bu tarihten ileriye Topal Ağa Ve Giresunlu Milis Kuvvetleri, Mustafa Kemal Paşa’nın yürüttüğü Ulusal Kurtuluş Mücadelesinin içine resmen girmiş oldular.

Ulusal Kurtuluş Mücadelesinde nefer olmak için Topal Osman Ağa’nın birliğine katılımlar her geçen gün sayıca arttı. Ağa çevresinde birleşen gönüllülerin yemesi, içmesi, giydirilmesi, barındırılması ve silahlandırılması bir ekonomik külfeti de beraberinde getirdi. Bu yük fakire dokunulmadan, eşraftan varlıklı kişilere bir bir üleştirildi. Destek vermeyenler ve vermek istemeyenler gelişen bu durumu İstanbul’da Padişaha ve padişah yanlısı Trabzon Valisi Kara Galip’e şikâyet üstüne şikâyet ettiler;

“ Giresun’un her tarafına anında biten anında yiten,  yol ortası gözünü kırpmadan adam öldüren, atlı veya yaya yolu kesen, salma salan haraç alan Topal Osman adında bir eşkıya türedi. Bu eşkıyadan bizi tez zamanda kurtarın!… O.U. İbrahim”

Ağa, 1920 Ocağında Giresun’da ‘Gedikkaya' adlı Gazeteyi çıkardı. Gazete Mustafa Kemal Paşa ile Ulusal Kurtuluş Mücadelesini öven ve taraftar kazanmaya mücadeleye nefer sağlamaya yönelik bir yayın politikası izledi. Gazetede birçok coşku yüklü makale ve cesurca yazılar Topal Osman Ağa imzasıyla yayınlandı.

Topal Osman Ağa ve Giresun Uşakları,  Ağa’nın Mustafa Kemal Paşa ile görüştüğü o ilk günden itibaren, 22 gün 22 gece süren Sakarya Meydan Muharebesine, 42. Alayın Komutanı Hüseyin Avni Bey başta tamamı şehit oluncaya, 47. alaydan sadece 285 er sağ kalıncaya ve gazilerden ancak bir kısmı Giresun’a dönebilme imkânı buluncaya kadar ve sonrasında üstünden sır perdesi bir türlü kaldırılamayan ‘o meşum olay’a kadar üstün fedakârlıklar gösterdiler…

Kutsal zaferden sonra Topal Osman Ağa 1922 yılının son ayında Gülnihal Vapuru ile Giresun’a döndü. Ağa, artık üzerinde birikmiş cephelerde geçen 23 yıllık yorgunluğunu gidermek amacıyla memleketinde istirahata çekilecekti.

Topal Osman Ağa Giresun’a dönmüştü ama Giresun Gönüllü Maiyet Müfrezesinin Ankara’da Mustafa Kemal Paşa’yı koruma görevi sürüyordu. Müfreze hem Paşa’yı ilk günkü heyecanla koruyor hem de Meclisin korunmasına gönüllü destek sağlıyordu. Osman Ağa’nın, Paşa’ya canı gönülden bağlı 250 Giresun Gönüllüsü hala Ankara’da bulunuyordu.

Bu dönemde Ankara’da birden gizemli ve tarihsel önem arz eden olaylar tırmanışa geçmişti.  Mustafa Kemal Paşa’yı bitirmeyi amaç edinmiş Birinci Meclisin Muhalif kesimi derinlikli planlar ve gizli tertipler içindeydi. Meclisteki İkinci grup Topal Osman Ağa ve Giresun Uşakları’nı Ankara’da görmek istemiyorlar ve bu milis kuvvetinin artık memleketine dönmesini arzuluyorlardı.

Ve Mustafa Kemal Paşa memleketinde istirahata çekilmiş Topal Osman Ağa’yı sadece ikisinin bildiği bir nedenle Ankara’ya çağırdı. Ağa aceleyle, fazla hazırlığa girişmeden, etrafındakilere kısa sürede geri döneceğini belirterek yola koyuldu…

İşte o gidişte bir suikasta kurban gittiği iddia edilen Trabzon Mebusu Ali Şükrü Bey’in öldürülmesi suçu Topal Osman Ağa’nın üzerinde kaldı. Hal böyle olunca Meclisin Mustafa Kemal Paşa’ya ve izlediği siyasal politikalara muhalif vekilleri Ağa’nın derhal yakalanması konusunda hükümeti her fırsatta sıkıştırdı. Böylece Ağa’nın yakalanarak cezalandırılması gündeme oturdu.

Bu gelişmeler karşısında çok zorlanan Başbakan Rauf Orbay bir arama emri çıkarır. Muhafız Taburu Komutanı İsmail Hakkı Tekçe’yi Osman Ağa’yı yakalaması için görevlendirir. Ama görev yakalamanın, Ağa’yı canlı tutmanın ötesinde bir durum arz eder. Kolaylıkla teslim alınamayan Topal Osman Ağa çıkan çatışmada yaralı ele geçer. Topal Ağa, ağır yaralıdır ama sır sebeplerle hastaneye sevki ağırdan alınarak ölüme terk edilir. Bir rivayete göre ağır yaralı Osman Ağa kurşunlanarak öldürülür anında başı gövdesinden ayrılır, bir başka rivayete göre ise canlı ele geçen Ağa’nın başı kurşun yağmuruna tutulur ve tanınmaz hale getirilir.

Aslında anılardır ‘yakın tarihe’ ve ‘Mize’ ışık tutan ve tutacak olan. Cilt cilt açıklanmış veya her nedense açıklanmamış anılardır dönemsel gerçekleri ortaya koyacak olan;

“ – Şimdi  ne düşünüyorsun?...  M. Kemal Paşa”

“ – Bir şey düşündüğüm yok. Topal Osman’ı yakalamak gerek. Çankaya’nın arkasında, ayrancı tarafında Papazın Bağı denilen yerde bulunduğu sanılıyor… R. Orbay”

“ – Nasıl yakalatacaksın?...”

“ – Muhafız birliği ile…”

“ – Meclis Muhafız Birliğinde Topal Osman ile gelmiş Karadenizliler var. Bunlar birbirine ateş etmezler, ne sen, ne ben, ne Ankara. Bir şey kalmaz… M. Kemal Paşa”

“ – Suçluları mutlak yakalatmak gerek. Eğer Başkomutan olarak her hangi bir düşünce ile sizce buna gerek görülmüyorsa, benim bunu yarın Meclise açıklamam gerekecektir… R. Orbay…”

Topal Osman Ağa’nın bu trajik olayda aktif rolü olduğu yadsınamaz. Ama bu olay Topal Osman Ağa ve Giresun Uşakları’nın Ulusal Kurtuluş Mücadelesindeki yararlıklarını, yiğitliklerini ve kahramanca duruşlarını da asla yok edemez ve zedeleyemez.

“ Topal Osman Ağa Ve Giresunlu Gönüllülerden oluşan Müfrezelerinin Ulusal Kurtuluş Mücadelesi’nde, mühimmatları bittiğinde kendilerinden sayıca çok üstün ve silah açısından aşırı donanımlı düşman kuvvetlerine küçük çakı bıçaklarını süngü takıp, kasatura yapıp hücum etmişlerdir. O günleri yaşamışlar her oturumda anlatırlardı. Bizim dönemimizde bunu bilmeyen yoktur. Bu cansiperane hücumlarda pırasa gibi kırıldıklarını, aşırı zaiyat verdiklerini gördükleri halde, öleceklerini çok iyi bilmelerine rağmen vatanın kurtuluşu uğruna hiç çekinmeden devam etmişler, düşman üzerine korku bilmeden atlamışlar… O.U. İbrahim”

Giresunlu Topal Osman Ağa Ulusal Kurtuluş Mücadelesinin en önemli öncü liderlerinden ve kahramanlarındandır. Ancak Cumhuriyet Tarihinde, tarihin sisli perdesi arkasında sır olarak kalmış birçok olayda olduğu gibi hala aydınlatılamamış o meşum olay Topal Osman Ağa’nın da bir anlamda sonu olmuştur.

“ … Mecliste muhalifler Büyük zafer’den beri taşkınlık için fırsat peşinde idiler… Meclis’te sert çatışmalar oluyordu. Bir defasında Trabzon Milletvekili Ali Şükrü kürsüde konuşan Mustafa Kemal’e ağır sözler söyledi. Birbirlerinin üzerine yürüdüler. Bu olaya çok sinirlenen Topal Osman bir adamını yollayarak Ali Şükrü’yü konuşmak üzere Çankaya tarafındaki evine çağırır ve karşısındaki iskeleye oturur oturmaz… F.R. Atay”

Topal Osman Ağa’nın hiç hak etmediği bu yürekler acısı son tüm Giresunluların gönlünde sönmeyen ateş, iyileşmeyen yara, çaresi olmayan bir derttir.

“ … Bunları yakalamak oldukça nazik oldu. Çünkü Osman Ağa’nın alayına mensup bölükler Gazi’nin muhafızları idi. Osman Ağa’nın yakalanmasından bir gün önce Gazi’nin huzuru ile yapılan Bakanlar Kurulu toplantısında, Ağa’nın bölükleri meclis taburu tarafından değiştirilip, Osman Ağa’nın meclis taburu tarafından yakalanarak adalete teslimi kararlaştırıldı… Gazi, eşi ile akşam yemeğini yedikten sonra gizlice ve kimsenin dikkatini çekmeden istasyona indi. Bundan sonra da bölükler değiştirildi ve Tenkil-CEZALANDIRMA- başladı…  A.F. Paşa”

Topal Osman Ağa’nın cenazesi omuzlar üzerinde Giresun Kalesine çıkarıldı ve Kurban Dede’nin yanında toprağa verildi.

Nihai olarak Topal Osman Ağa kimilerine göre, birilerinin emri ile şehit edilmiştir ve Cumhuriyet Şehidi sayılır veya…

Hiç yorum yok: