2 Şubat 2012 Perşembe

KENT KONSEYİ “İLAHİ KOMEDYA”SI

ERDOĞAN AKSU

BALKON HİKAYELERİ VE REKLAMLAR
KENT KONSEYİ “İLAHİ KOMEDYA”SI
Ağzı açılanın siyasi arenaya çevirmeyelim temennileriyle içi boşaltılan, günü birlik siyasi mülahazalardan kaçınalım dileğiyle resmen politika yapılan kent konseyi şehrin ruhunu yine gereğince paylaşamadı. Yoğun kar yağışı, idari tatil ve oyalayıcı harcıâlem sunumlar kent konseyi trafiğini ilçe trafiğine benzer biçimde kilitledi.
Kente vizyon kattık, daha da katalım denilip belediye fen işleri ve çevre temizlik müdürlerinin abartılı sunumları, nereden çıktığı belirsiz Hindu armoni fonlu adıyla sabit çevre kültür ve ahlak derneği tanıtımı, valde derneği ve bir muhtarın belediye reisine teşekkür üstü şükran reveransları konseyi tam üç saat geç başlattı.
Boşa geçen üç saat. Memuru amiri, reisi müdürleri, başkanı varisi, düğünü derneği, muhtarı azası, kaşıyanı alkışlayanı dile kolay tam üç saat mesai harcadı boşu boşuna. Yasal gerekliliği yerine getirmekten başka bir marifeti de kalmadı konseyin. Komisyonları çalışmayan, yürütme kurulu toplanamayan, karar alıp gündeme taşıyamayan, format fakiri, usul ve erkân cahili, katılımcı gözünü boyama heveslisi, yılda iki kere olmasına rağmen becerilemeyen, tembel öğrenci müsameresine dönüşen bir kent konseyi yaşandı.
Biz olsak tüm komisyonları azleder, başkanlığından da çekilirdik konseyin. Uyum içinde çalışılmadığını, konsensüs sağlanamadığını ulu orta şikayet etmek, deklere etmek yerine, işi dost dertleşmesine bağlayıp paçayı kurtarma çabası yerine hakkıyla yapacaklara bırakırdık koltukları. Belediye salonunda yapılıyor diye illa kent konseyi başkanı, belediyenin başkanından yardımcılarından olmalı şeklinde bir kural mı var yönetmelikte.
Esenlerin aklını oluşturan heyetin, her haliyle katkı sunmasına, oyalamacı sunumlardan fırsat kalmadı ki ayrıca. İlçeye sözde katma değer kattığını savlayanlar, amfi tadında plağın ayni yüzünü çevirip durdular başından kuyruğuna. Her fırsatta her seferinde yaptıkları gibi ayni frekanstan yayın yaptılar izleyenlere. Taktik, pozitif önerilerin ve rasyonel eleştirilerin önünü kesmekti galiba. Bu katma değercilerde artık topyekun kendilerini sorgulamalı kendilerini yenilemeliler. Kendisini yenilemesi şart olan bir ilçede, acilen kendisini yenilemesi gerekli yöneticilerle yaşamak zorundayız maalesef. Ve görünen o ki işler rayında gitmiyor bu aralar. Balık baştan hesabı, ulusal öğretilerin ışığında çark etmeden,  önce kadeveciler yenilenmeli sonra bedavacılar.
Bu evrime bir sürü argüman var, emaneti yüceltmek adına sadece çıkıp konuşmakla da olmaz. Siyasetin kısır döngüsü içinde kıvranarak, sineye dokunacak sözlerden, Anadolu insanına özgü korku ve takıntılardan esinlenerek, reklamsı sunumların perdelediği hazirunu sıkıntıdan patlatan birleşimlerin adı da kent konseyi olamaz.
Yılgı dağları beklerken, kent konseyi yaptık bitti gitti denilemez. Açıkçası bu kent konseyinde de farklı bir perspektif ortaya koyulamadı. Övünüp durulan Esenleri yönetme sistematiği de çöktü. Yerel kalkınma gerçekleştireceğiz lafı da konseyde havaya asılı kaldı. Bu gidişle ilçenin marka değeri de beş paraya gider.
İki cümle yeter aslında konseyi tahlile. İstanbul’un en önemli lokasyonunda bulunan ilçenin kaderi lotaryalara kaldı yine. Ulaşımın en ortasındaki ilçe ama dahili ve harici ulaşımı dibe vurdu kimsenin umurunda değil. Ve fonksiyonel olmayacağı besbelli kent konseyi altı ay sonra.
Çalışma yönergesi olmayan, raporu gündemi olmayan, dinleyicilikte uzman konsey üyeleriyle meşhur bu periyodik bunalım altı ay sonra da devam eder. Bu bunalımda belediye reisi de meydanı boş bulup demokrasinin en iyi işleyeceği platformu oligarşik bir anlayışla belediye panayırına çevirir.
Bolluktan doğan yoksulluk da bu olsa gerek…  

01.02.2012
Bu Yazı 138 Kez Okunmuş

ERDOĞAN AKSU

Hiç yorum yok: