12 Haziran 2018 Salı

MİTİNGLER, KIRMIZI KARANFİL VE GÜVERCİNLER…

MİTİNGLER, KIRMIZI KARANFİL VE GÜVERCİNLER…
 
İkili seçime bayramdan sonra bir hafta. Cumhurbaşkanlığı Temmuzun ilk haftasına kalacak gibi. Yani en son düzlüğe biraz daha zaman var…
 
Mitingler tahlil edildiğinde şimdilik doğru düzgün giden sadece ‘Muharrem’. Diğerleri hele de sarayın başındaki onu sıkı takip ediyor. Ve habire salvoluyor. Sarayın reyisi salladıkça, savurdukça ve saldırdıkça ‘Muharrem’ prim yapıyor. Sanki işler tersine döndü bu kez. Bir acayip şaşkınlık varsa ki var ondan. Ayrıca meydanlar sadece ‘Muharrem’ ile hareketleniyor, bereketleniyor. Saraycılar mitinglerine parayla adam bulamıyorlar...
 
On yıllardır beklenen ve muhtemelen yakında karşılaşılacak sonuç için mitingleri iyice izlemek ve adilane karşılaştırmak yeterli. Dikkatle izleyen meseleyi çözer. Hele de ‘Muharrem’e teveccühün nedenini ve ‘Gariban Muharrem’ farkını bir güzel anlar. Duruma göre de ikili seçimlerde, ikiliden doğrusunu seçerek politikaya ‘İnce ayar’ çeker.
 
Saraylıların mitinglerinde ilçeden ilçeye kaydırmalar geçilmiş, ilden ile taşımalarla da alanlar dolmuyor. Zor bir hal doldurulsa da saray ittifakçılarının gözüne girmek için toplamalar haykırıyorlar; ‘Orası burası seninle gurur duyuyor’ diyerek. Foya anın ada ortaya çıkıyor, kabak lastik patlıyor. Podyumda kim varsa bocalıyor, durumu toplayayım derken daha bir gömülüyor.
 
Ayrıca heyecan da günden güne azalıyor. Özellikle Karadeniz’in fındık deryası iki ilinde sıfır çekilince, miting alanları küçültülüyor.  O çare de tutmayınca mitingler kapalı spor salonu toplantılarına kayıyor. Yani tabanda açıktan açığa bir kayma gözlemleniyor. Algı operasyonları, teşkilat operasyonları ve askeri operasyonların tutmadığı da ortada. Şimdi Kandil mandil diyorlar heyecan yine sıfır. Afrin çoktan unutuldu. Enerji bitik, inanç yok olmuş. Vatan ve şehadet edebiyatının da kusurlu yanları görülmeye başlandı. Değeri onlarca milyar dolarlık arap mültecilerden de beklenen destek yeterli değil. Açık kapatılamıyor.
 
Dünya basınına sızan gibi; seçim almaya dönük militaryal birlikler sınır ötesine ilerletilirse Allah muhafaza olan yine gariban çocuklarına olur. Seçime ramak kala Millete şırıngalamak için yeni bir sihir ve illüzyon peşindeler. Kafa yoruyorlar ama bulamıyorlar. Elbette bulamazlar. Dünyada ne kadar hinlik ve cinlik varsa bir bir kullandılar. Sarayın adamları şaşkın. Topu tribe girmiş ve moraller çok bozuk. Zaten yakın zamanda iktidar değiştiğinde çürük iplikler pazara çıkacak. Çıkarılacak. Onun da sıkıntısı var.
 
‘Muharrem’in mitinglerine gelince; on yılların monoloğundan vaz geçildi. ‘Muharrem’ Millet ile diyaloğu iyi kurdu. Bir kurdu ki tam kurdu. Siyasetin kurdu olduğunu ilk mitinginden itibaren cümle âleme gösterdi. Performansı hala kıskanılası düzeyde. Performansını gittikçe artırarak ardına atıl partililerini de taktı. İnanç tavan yaptı. Örgütsel dağınıklığı akıllıca davranarak topladı. Örgütü birledi bütünledi. Çevresi genişledi ve eli güçlendi. On yıllardır unutulmuş heyecan ve umut tekrardan yakalandı. Akıllara yer eden, iz bırakan bir propaganda sürecini taşıyor.
 
Aslında dide çok mahir olmasına karşın vasat, her kesimin anlayacağı düzeyde bir lisanı harbi kullanıyor. Akıllıca polemiklerden kaçınıyor. Saraylılarca özellikle yaratılan atışmalarda analitik zeka kullanıyor. Hoşa gidiyor. Memleketin başına bela edilmiş ayrım ve kayrım ögesi ne varsa, yani mezhep, ırk, din, dinci, dindar, açık, kapalı ve benzerleri, her biriyle hiç derdi olmadığını bir fırsatına getirip ifade ediyor. İmaları da pek kuvvetli olduğundan kabul görüyor. Elle tutulur, gözle görülür hiçbir açık vermiyor. Ve ‘Muharrem’ kurguladığı biçimde ‘İnce’ bir çizgide yükselişini sürdürüyor. Bu saatten sonra önü kesilebilir mi, zor. Çünkü psikolojik ve sosyolojik üstünlük ‘Muharrem’e geçmiş durumda.
 
Memlekette esen bu bayram havası bir aksilik çıkmaz ise temmuzun ilk hafta sonuna kadar devam edecek. Mitingler devam edecek. Millet ‘Muharrem’ sayesinde bağımlı canlı miting izleyicisi oldu. Hele de miting sonları ayrı bir tutku ile bekleniyor. Her miting sonrası başka bir sürpriz. Ve mitinge katılanlara kırmızı karanfil atmalar ve barışa ak güvercin uçurmalar.
 
Fark var elbette, Saraylılar kırmızı gül atıyorlar. Barışa da güvercin uçurmuyorlar. Ancak dikkat edilesi bir husus daha var. Saraylılar ve eşrafı podyumdan gül atarken kendilerini pek yormuyorlar. Gülleri bile öndekilere veya önden tanıdıklara, alışılmış olduğu üzere al gülüm ver gülüm hesabı lütfediyorlar…
 
Gariban ‘Muharrem’in miting sonlarına gelince; platformdan kırmızı karanfiller atılırken dahi aşırı özen gösteriliyor. Karanfilleri en arkalara da ulaştırmak için bir çaba var. Elbette el ile atım hızı bir yere kadar. Ama başta ‘Muharrem’ olmak üzere kim karanfil atıyorsa dört bir yana ve en uzağa atmaya çalışılıyor. Bunun özel, planlı bir gayret olmadığı açık. Geçenlerde bir miting sonu ‘Muharrem’ ve kızkardeşi platformda sürpriz biçimde buluştular. Abi kardeş Millete karanfiller attılar. Bu kadar mı dedirten biçimde, kızkardeş de kırmızı karanfilleri yakından uzağa, en uzağa da eşit paylaştırma gayretiyle, adil bölüştürme fikriyle atmaya çalıştı…
 
Sanki fıtrat birilerinde böyle, birilerinde öyle...  

Hiç yorum yok: