Güzel olacak gibi...
Milletin kurtuluşunun mihenk noktası 19 Mayıs’ın yüzüncü yılında, ordinaryus Lefter Küçükandonyadis sezonunda, futbolu da orta çağ karanlığına çekecek proje teoride tuttu belki ama pratikte tutmadı. Olan milletin parasına oldu. Memleket futbolu da gelecek sezona dek kurtuldu...
Tümden kurguya direniş neticesinde, Haziran sonrası futbolda da bir şeyler yaşanabileceği memleket gündemine girdi. Bir nebze de olsa altüst edilen moraller düzeldi. Sahada ve tirübünde memleket değerlerine bağlılık ve sahip çıkış, korakor mücadeleyle pozisyon pozisyon gerçekleşti.
Yani Gassaray, Başşaksarayı Arena da devirince, ileride futbolun çehresi de değişecek, futbolda da her şey çok güzel olacak sinyali çakıldı...
Futbolun fıtratında bu var; bir kez daha futbol tanrısından siyasal iktidara ve muktedirin toplama takımına izin çıkmadı. Can siperane mücadele eden ultra aslanlar da gerçekten geçit vermeyince boşa heves çimlere gömüldü.
On yıllardır söylenip durulan top yuvarlaktır ve maç sahada kazanılır resmen tescillendi. Futbolda hayata geçirilmeye çalışılan projeye, projenin sahibine, takımına ve mihmandarlarına karşı, geç de olsa maratonu göğüslemeye en yakın aday Gassaray da çarşı pazar buluşuldu.
Böylece futbol on küsur yıldır içten içe, bir bir ele geçirilen kalelere bu sezonda da eklenmedi. Kale içten fethedilemedi. Kale düşmedi.
Fener yakıldı, kartal gözler gördü, yerden göğe haklı isyan yarım adaya yayıldı. Denizler, Karası Akı Egesi birbirine karıştı. Ve Aslan kral tezgahı bozdu. Futbol camiası kazandı. Milletin cebinden apartılanlarla kurgulanan zihniyet kaybetti. Masa başı oyunlar bertaraf edildi. Olası bir skandal, var yok arası bir şaibe ortadan kalktı.
Tam her şey projeciler lehine hallolacakken, bir şeyler oldu, bir tılsım değdi. Futbol dünyası da kendine geldi.
Helal Gassaray...
Bu gidişle futbolda da her şey çok güzel olacak gibi. Olacak çünkü başta mevcut iktidar, federasyon, hakem komitesi, war ile beraber her düşünceden her inançtan taraftarı istemeksizin ortak bir hedefe kanalize etti. Kilitledi. Millet hakkının gaspıyla palazlandırılan Başaksaray projesi futbolun dizaynına soyunmuşken karşıtlık cephesini genişletti. Ve Başşaksaray şam oldu, pi oldu. Mart 31 itibariyle sanki pimi koptu. Milletin milyarlarca lirasının bol kepçe israfına rağmen şampiyon olamadı.
Hak yerini buldu. Başakşehir hariç Galatabahçe, Fenersaray, Beşiktrab, Trabtaş ve diğerleri, hepsi şampiyon oldu...
Böylece tek parti iktidarının öncelikle amatör spor dallarında ve diğerlerinde kurduğu hegamonya futbolda profesyonelce ve sportmence reddedildi.
Yani futbola siyasi darbe işlemedi. Bundan sonrası sanki Futbolda da her şey çok güzel olacak gibi...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder