29 Ağustos 2018 Çarşamba

AFRONİL

AFRONİL
 
Tam dört milyon yıl önceden australopithecus iskeleti. Yani kadın üç buçuk milyon yaşında. Dik yürüyen ve gezgin…
 
Gezgin kum fırtınalarının oluşturduğu tepecikler ile dolu çölde tek başına. Çetin arazilerde dağ krallığına hizmet, hizmetçilik. İnsan kalabalığında yalnızlık. Lusi. Nil'in parıltılı sularında yüzen boynuzun içindeki kıvamlılık. Aksu ve batlama daha patlamamış. Ama hırçın Lucy var. Süs için de olsa doğaya çizilmiş. Mahmurluğu gözü patlayacak fırtınaların habercisi. Umut yüklü olacak, olacağı besbelli kovalamacanın şelale artığı. İnsanlığın doğduğu yerde bir bebek.
 
Bir bebektir Nil. Afronil. Dünyanın en uzunu. Beyaz Nil. Mısır püskülü. Ağırlaşan kanyonu ıslayan sır. Kuzey de geniş bir çöl. Güneyde upuzun bir ırmak. Nil doruk noktasında karagözlü Lucy. Sihirli bir kesişme. İnsanlığın İlk göze gelir parçası. Kadın. Etopyalı.
 
Duygu göğün sonsuzluğunda neyin bekleyişi ise işte o bekleyiş. Karanlığa inat parlaklığı yanardöner. Bir ateş. Ateşli bir dans. Kadınsı bir duruş. Kara yazgının döküntüsü tamamen beyaz. Dört milyon yıl önceden sönmüş ateş. Gözü kara bir yalnızlık. Ceza veya ödül. Sessizliğin düzensizliğinde geçen üç buçuk milyon yıl. Çatışma aralığında ve rastgele. Aşk eşiğinin az ötesinde havada ıslık çalan gezginlik. Ve de gerginlik. Gezginin boş kovan artığı suskunluğu.
 
Kime sorusuna aynı yanıt. Milyon yıllık coğrafya sürgünlüğü. Dünün fırsat ve fırsatçılık sesi duyulduğunda ses yönüne yolculuk. Kuzeyden güneye, doğudan batıya. Ayni manidar mani.
 
Nil masumiyeti alaycı. Yazıcı lusinin donup kalmışlığı da. Sarpa saran işlerin mücadeleci ruhla halli. Halledilişi. İnsanlığın öldüğü yerde ki öfkeden. Öfkenin önündeki kararlılık. Nil ve nil gibi taş bloklar. Çok basamaklı piramit tepesinde bambaşka seçenekler. Benzerlik ağaç kapılı tahta barınaklı ayak sesleri. Sönük yıldızların sessizliği. Ve değişken algı.
 
Serin taş döşeli, kara taş örülü yollardan savrulur kadın. Çıplak göğün altında capcanlı. Alacalı renklere boyalı bir yüz. Çölde tek başına. Gölde yıkanmış. Mısır püskülü saçlar şelale çıkmazı. Kurbağa gözler erketede. Suların yüzünde masmavi bulut. Derin nefeslenmeler sıcağında neler neler. En sihirli siperlik kadın. Kadınsı ve anaç.
 
İnsanlığın türediği türevlendiği yerde bir barınak. Nice baskın yemiş bir yolcu. Yolculuk Nil'in mahmurluğuna. Afronile yuvarlanmışlıklara. Dünyanın en uzun gününe. En kısa hükmüne.
 
Ve kadınsı bir tavır dört milyon yıl öncesinden. Ötesi berisi var olan üç buçuk milyon yaşındalık. Başı dik ve gezgin.
 
Afronil, sonsuzluğu yoğuran evlat. Kadın. Nil ve amazon…

Hiç yorum yok: